Zeray, halka arz için SPK'ya başvurdu
Zeray, gayrimenkul yatırım ortaklığına (GYO) dönüşmek için Sermaye Piyasa Kurulu'na (SPK) başvuruda bulundu.
Zeray, gayrimenkul yatırım ortaklığına (GYO) dönüşmek için Sermaye Piyasa Kurulu’na (SPK) başvuruda bulundu.
Kocaeli, Ankara, Sakarya ve Bursa bölgelerinde teslim ettiği projelerle öne çıkan Zeray, şimdi de gayrimenkul yatırım ortaklığına (GYO) dönüşmek için Sermaye Piyasa Kurulu’na (SPK) başvuruda bulundu. Erişilebilir konut projeleri üreterek Türkiye’de herkesi ev sahibi yapma hedefiyle çalışmalarını sürdüren Zeray, halka açılarak bireysel yatırımcılarla buluşacak.
"Hedefimiz, 1 milyon markalı konut üretmek ve bu evleri Zeray ailesinin değerli bir parçası olacak sahipleriyle buluşturmak"
SPK’nın alacağı karar sonrasında halka arz olmak için çalışmalarını yürütecek olan Zeray Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Zeray dönüşüm sürecinin amacını şöyle özetledi: “Kuruluşumuzdan bugüne, olağanüstü bir gayret ve halkımıza olan inançla Türkiye’nin en büyük konut üreticilerinden biri olmayı başardık. Zeray’ı kurduğum ilk günden bu güne kadar aklımda ve kalbimde taşıdığım, zamanla tüm ekibimizin ortak inancı haline dönüşmüş bir hayalimiz var. Şirket olarak 1 milyon markalı konut üretmek ve bu evleri Zeray ailesinin değerli bir parçası olacak sahipleriyle buluşturmak. Dünya genelinde tüm şirketler evriliyor. Geleceğe ulaşabilmek için daha planlı ve sistemli olmak, aynı zamanda kitlesel ve uluslararası yatırımcılarla da buluşmak gerekiyor. Şeffaflıkla yönetilen, tam kurumsal ve sürdürülebilir bir şirket olmak için halka arz gerçekleştiriyoruz. İşte bu noktada GYO dönüşümü ve halka arz bizim için bir mihenk taşı olacaktır. Şirketin bu dönüşümü aynı zamanda GYO’larında evrilmesine öncülük edecek. Gücümüzü, bizden konut almış ve bize komşu olmuş binlerce sakinimizden alıyoruz. Halen onların desteği ve referansları ile büyüyoruz. Karşılıklı güven anlayışımız var. GYO dönüşümü sonrası bu güçlü ilişkiyi Türkiye geneline yaymış olacağız.”
Şirketin tek ortağı olan, alanında profesyonel ekiplerle çalışarak yönetim faaliyetlerini sürdüren Zeki Zeray, SPK denetimine giren inşaat ve gayrimenkul şirketi sayısındaki artışın sektör için oldukça pozitif etki oluşturacağına inandığını kaydetti. Zeray, “Türkiye’mizin güvenli ve sağlıklı konut geleceğini ömrü bizden uzun, kalıcı, net bir kurum kültürüyle yönetilen ve denetlenen inşaat şirketleri ile inşa edebiliriz. Zeray’da bu şirketlerden biri hatta lideri olacak” dedi.
"Birçok yeni proje Zeray GYO portföyünde olacak"
Zeki Zeray, sözlerine şöyle devam etti: "Bir şirket, yatırımcılarına kazandırdıklarıyla birlikte büyür. Özellikle yuva inşa ediyorsanız, hem sizi destekleyen yatırımcılarınıza hem de konut sattığınız ve daimi ilişki kurduğunuz sakinlerinize kazandırmalısınız. Zeray’ın faaliyetlerinin merkezinde de bu felsefe var."
Zeki Zeray bu anlayışı şöyle açıkladı: “Bir inşaat şirketi projeleri kadar güçlüdür. Şirketin en büyük yeteneği, sıra dışı projeleri hızlı bir şekilde geliştirip portföyüne ekleyebilmesidir. İşte bu noktada GYO dönüşümü ile birlikte, pek çok nitelikli yeni projeyi portföyümüze ekleyeceğiz. Üretilen sermayeyi marka değeri yüksek yeni yatırımlarına dönüştüreceğiz. Akılla ve bilimin ışığında genişlettiğimiz portföy ile şirket değerimizi katlayacağız. Şirket olarak bu süreci yönetirken, hem yatırımcılarımıza hem de konut sattığımız sakinlerimize kazandırarak kazancımızı paylaşacağız.”
"Markalı konutta bir başrol oyuncusuna ihtiyaç var"
Türkiye’nin son yıllardaki konut üretimini ağırlıklı olarak TOKİ ve Emlak Konut’un üstlendiğini söyleyen Zeki Zeray, "Markalı konut üretimi gerçekleştiren ve bunları yabancı yatırımcılara da satabilen nitelikli geliştirici sayısı 20’yi geçmiyor. Bu üreticilerin sektördeki payı ise sadece yüzde 1,8 civarındadır. Şirket, yakın sürede yabancı yatırımcılara 1.500 nitelikli konut satarak bu konuda ülkemizin lider firmalarından biri olurken ciddi miktarda döviz girdisi de sağlamıştır" ifadelerini kullandı.
Zeki Zeray, şirketin GYO dönüşümü ile birlikte kitlesel düşünce yapısı ve 1 milyon konut hedefiyle bu oranı değiştirmek ve markalı konut üretiminin başrol oyuncusu olmakta kararlı olduğunun altını çizdi.
Gayrimenkul sektörünün yanında sanayi, turizm ve enerji sektörlerine de yatırım yaparak gelirini çeşitlendirmeyi planlayan şirket, konut projelerinin yanı sıra ofislerden eğitim binalarına, sağlık ve endüstri tesislerinden alt yapı projelerine, lojistik merkezlerinden hastanelere kadar geniş bir alanda faaliyet planları yürütüyor. Bugüne kadar 50’yi aşkın projeyi tamamlayan şirket, GYO dönüşüm başvuru onayının ardından halka arzını gerçekleştirecek ve Borsa İstanbul’da işlem görmeye başlayacak.
Zeki Zeray, halka açık bir GYO olarak faaliyet göstermenin farklı kazanımları olacağını da belirterek, “Malum, gayrimenkul sahibi olmak zorlaştı. Ancak gayrimenkule yatırım yapamayan bir yatırımcının da gayrimenkul yatırım ortaklığı hissesi alarak, gayrimenkul yatırımı yapması mümkün. Şirket olarak bu görevi de yerine getirmeyi hedefliyoruz. Gayrimenkul konusunda muazzam bir tecrübemiz ve bilgi birikimimiz var. Kitlesel üretim becerimizle hem satın alırken hem de satarken kazanan bir yapıyız. Bu birikimi yatırımcılarımızla paylaşacağız. GYO dönüşüm süreci bizim için bir sermaye artırımı ve akabinde yeni yatırımlar demektir. Gelirimizi tamamen şirket bünyesinde ve yatırım amaçlı kullanacağız. Yeni gayrimenkul yatırımlarımız olacak. Fonlarımızın bir kısmını da kat karşılığı al-sat paylaşımı projelerinde kullanmak üzere bu alana entegre edeceğiz. Başta Doğu Marmara ve Ankara olmak üzere, Türkiye’yi çok iyi tanıyan bir şirketiz. Hangi bölgeye ne oranda yatırım yapılması gerektiğini çok iyi biliyoruz. Proje geliştirme becerimiz Avrupa standartlarının ötesinde. Zaten bu konuda ülke olarak da iyi bir noktadayız. Önceliğimiz daima Türkiye, yani ülkemiz olacak. Diğer yandan yatırım geliştirme arayışımıza Avrupa’da da devam ediyoruz. Almanya’da, özellikle Frankfurt çevresinde arsa alımı ve proje geliştirme için görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Birikimimizi halkımızla paylaşmak ve halkımızın Zeray’a katılımıyla yine halkımız için üretmek bizim en büyük arzumuzdur.”