Cumhuriyet ve bilimsel eğitim
Zafer Tunç
Cumhuriyetimiz bir asırlık sürecini tamamlamak üzere.
Cumhuriyet deneyimi Ortadoğu gibi zorlu bir coğrafyada Türkiye'nin ciddi bir modernizasyon gerçekleştirerek çevresindeki ülkelerden ileri yaşam standartları oluşturmasına olanak sağladı.
Lakin Türkiye gibi kapasitesi yüksek bir ülkenin her zaman yapabilecekleri daha fazladır.
Burada ilk aşama eğitimden geçtiği için başta eğitime ve bununla doğrudan ilintili tüm alanlara çağa uygun yeni bakış açısı getirmek gerekiyor.
Bilimden uzak, değişime kapalı ve teknolojiyi eğitim dışı kullanan bir mantalite ile başarılı sonuçlar alınamaz.
Eğitimde hep kısa vadeli günü kurtarmaya bakan çözümler ile ilerlemeye çalışıyoruz. Geleceği şekillendirmek için eğitim alanında bir felsefe değişikliğine gitmek artık zaruri bir hal aldı. Ortadoğu coğrafyası bilimsel eğitimden uzak statükocu bir yaklaşımla ve tam bir sistemsizlik ile hareket ediyor ancak Türkiye'nin yeri ve yönü asla burası değildir.
Türkiye eğitimde beklenen atılımları Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına yaklaşırken vakit kaybetmeden yapmalı, vatandaşlarına refah içinde mutlu bir gelecek kurulmasına önayak olacak eğitim seferberliğine başlamalıdır.
Ülkemizdeki her öğrencimizin hayalleri var, hepsinin farklı ilgisi ve yetenekleri var. Bu yönde akademik bir eğitim alarak hayallerini gerçekleştirebiliyor mu?
Ne ölçüde bu konuda faaliyet yapabiliyoruz?
Eğitimde fırsat eşitliğini sağlamış, yeniliğe açık bir ülke olursak gençlerimiz hayallerini gerçekleştirmenin yollarını yurtdışında aramayacaktır.
Eğitim ve bilimde adeta çölleşmiş olan Ortadoğu'da Türkiye Cumhuriyeti bir çeşit vaha niteliği taşıyor. Bu vahayı bilim, sanat ve eğitimle süsleyerek zengin bir medeniyete dönüştürmek bizim elimizde.
Yüzüncü yılına yakışır şekilde Atatürk'ün gösterdiği muasır hedeflere ulaşmak için eğitim en büyük araçtır.
Bu vesile ile Cumhuriyetimizin kurucularını başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere saygıyla anıyor, Cumhuriyet Bayramımızı kutluyorum.
