Su uyur tütün lobisi uyumaz

Bir konuda ilgimiz ve hassasiyetimiz yüksek ise bu konuya ait ne varsa dikkatimizi özellikle çeker.

Kabaca “algıda seçicilik” olarak biliriz bu durumu. Kullanılan dilin, metnin, bilginin, fotoğrafın ve benzeri her türlü argümanı için yorum yapabilecek kapasiteye sahipsek de kolayca etkilenmeyiz ve kandırılmayız. 

Ancak özellikle yeterli bilgimizin olmadığı durumlarda alttan alta işlenen algı yönetimleriyle yanlı bilgiye sahip olmamız hatta yanlış denecek konunun savunucusu haline gelmemiz de pek mümkündür.

Bilgimiz olmadan fikir sahibi olmamızın en tehlikeli yanı da samimiyetle yaptığımız işte bile yanlış kişilerin ekmeğine yağ sürme ihtimalimizdir.

Yani açık bir ifade ile “kullanılabiliriz” bu güçlerin elinde. Eğer bunu bilinçli yapıyorsak o zaten başka bir tartışma konusu.

Medyada rastladığınız sözel, görsel ifadelerin seçilme biçimlerinden tutun bunun sunum şekillerine kadar profesyonelce seçildiği bir alan ne yazık ki tütün ve tütün ürünleri ile ilgili olanlar.

Yıllarca yapılan tütün mücadelesi için gün geçmiyor ki “suyun başındakiler” yeni bir formül ve söylem geliştirmesinler.

Bunun gerisinde çok uluslu güçlü şirketlerin ve “görünmez” bağ ve bağlantılarının olması gündemi onların belirlemesine neden olabiliyor.

Ve ne yazık ki bilerek veya bilmeyerek, kasıtlı veya kasıtsız olarak da çok değerli insanlar, kalemler, yazarlar, sanatçılar, sporcular vb bu duruma alet olabiliyor.

Yakın zamanda bir televizyon programında söylenen “yanlış-yanıltıcı-yanlı” ifadeler üzerine Türkiye’de bu konunun mücadelesinde ortak platform olan Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi (SSUK adıyla rastlayabilirsiniz) hızlı bir refleks ile ortak akıl ürünü bir metin ortaya koyup kamuoyuna iletilmek üzere paylaşıma açtılar.

Bu konuda benim üzerime düşen de; uzmanlık derneğimizin (HASUDER) Tütünle Mücadele Grubu’ndan da değerli katkılar yapılan bu ortak metnin okunurluğunu artırabilmek üzere köşemden yayımlanması. Bunu mesleki sorumluluğum ve vazifem olarak algılıyorum.

Sizlerden ricam da aşağıdaki metni okumanız ve paylaşabildiğiniz kadar paylaşıp bilinirliğini artırmanız. Bunu da sizlerin gelecek nesillere vazifeniz diye düşünmenizi diliyorum. Çünkü emin olun bu mücadele tarih boyunca bitmedi bitmeyecek. Çünkü su uyur tütün lobisi uyumaz.

Tütünsüz bir gelecek için bilinçlenmek dileğiyle…

https://hasuder.org.tr/tutun-ile-mucadele-konulu-10-soru-10-yanit/

SİGARA VE SAĞLIK ULUSAL KOMİTESİ

Tütün ile Mücadele Konulu 10 Soru 10 Yanıt

BASIN BİLDİRİSİ

Bu bildiri, son zamanlarda bir tütün ürünü olan IQOS ile ilgili basından kamuoyuna yanlış bilgi aktarılmış olması nedeniyle[i] bilimsel doğruları paylaşmak için hazırlanmıştır.

Basının doğru bilgileri kamuoyuna ulaştırması dileğiyle…

1. IQOS nedir?

I Quit Ordinary Smoking (geleneksel sigarayı bırakıyorum). Bu cümle dünyada en sık kullanılan tütün ürününün bırakıldığına dair bir algı oluşturabilir. Ancak, sakın yanılmayalım ! IQOS, ulusötesi tütün şirketini ürettiği, sigaranın dolduramadığı tütün pazarını geriletmemek, insanları, özellikle de gençleri tütün bağımlılığını başlatmak ve/veya sürdürmek için üretilmiş bir tütün üründür. Uluslararası ve ulusal sağlık otoriteleri ve tütün kontrolü “her türlü tütün ürünü hastalandırır, öldürür” bilimsel gerçeğini toplumda yaymaya çalışırken IQOS, tütün şirketlerinin bu gerçekle ilgili farkındalığı geriletmek için üretilen çok sayıdaki “diğer” tütün ürünlerinden sadece birisi.

Dünya Sağlık Örgütü bilgilerine göre IQOS, ısıtılmış tütün içerir ve kullananlar çoğu kansere neden olan ve sağlığa zararlı zehirli maddelere maruz kalır. Güvenli dozları YOKTUR.[ii]

2. Tütün ürünlerinin zararlarını kıyaslamak doğru mudur?

KESİNLİKLE HAYIR. Tütün ürünlerinin tamamının zararlı olduğuna dair bilimsel çalışma sonuçları vardır. Hastalık ve ölüm arasındaki geniş yelpaze eğer tütün ürünü kullanılırsa ne yazık ki yaşamın gerçekliği halini alacaktır. Kıyaslamanın “hiç tütün kullanmamak” durumu ile yapılması gerekir.

Unutmayalım, aktif tütün kullanımı ya da tütün dumanından pasif olarak etkilenmek, hepsi sağlığa zararlıdır.

3. Tütün kullanımı bir bağımlılık mıdır?

EVET.[iii] Tütün kullanımı bir bağımlılıktır. Dolayısıyla, istenildiği zaman bırakma kavramı çoğunlukla tütün bırakma konusunda geçerli değildir. Bu nedenle tütün ürününü hiç kullanmamak, hiç başlamamak temel hedef olmalıdır. İçenlerin bırakması da çoğunlukla sağlık profesyonellerinin desteği ile olanaklıdır.

4. Güvenli dozda kullanılabilecek bir tütün ürünü var mıdır?

KESİNLİKLE HAYIR. Hiçbir tütün ürününün güvenli dozu yoktur.[iv]

5. Tütün ürünleri neden sürekli çeşitlendirilmektedir?

Herhangi bir ürünü piyasada çeşitlendirilmesinin o ürünün satışının artmasına yol açtığı bilinmektedir. Tütün endüstrisinin de bu amaçla piyasadaki ürünleri çeşitlendirmektedir. Dolayısıyla, tütün ürünlerinin çeşitliliğinin en önemli nedeninin tütün endüstrisi olduğunu düşünmek yanlış olmaz. Tütün endüstrisinin bu uygulaması özellikle gençler açısından risk oluşturmaktadır. Zira, gençler arasında “yeni nesil” tütün ürünlerinin kullanımının arttığı bilinmektedir.

Tütün endüstrisi, özellikle sigaranın zararlarının yaygın olarak bilinmesi, kapalı alanlarda tütün kullanmayı kısıtlayan uygulamalara ilişkin yasal düzenlemelerle ilgili algının sigara üzerinde yoğunlaşması, tütün kullanımının sosyo-kültürel, ekonomik, coğrafi, vb. özelliklere göre değişmesi gibi farklı nedenler tütün endüstrisinin farklı ürünleri üretmesine neden olmaktadır. Oysa tütün kontrolünün başarısı ürün çeşitliliğinin azaltılması ile yakından ilişkilidir.

6. Tütün endüstrisinin hedefinde olan özel gruplar var mıdır?

EVET. Çocuklar, gençler, kadınlar tütün endüstrisinin özel hedef grupları arasındadır. [v]

7. Tütün endüstrisi COVID-19 sürecinde nasıl tutum almıştır?

Tütün endüstrisi COVID-19 sürecinde de ürünlerini pazarlamak ve satmak için taktiklerini sürdürmüştür.  [vi]

8. Tütün kullanımı bir halk sağlığı sorunu mudur?

EVET. Herhangi bir sorunun halk sağlığı sorunu olması için toplumda sık görülmesi, sık öldürmesi, sık hastalandırması, iş gücü kaybına neden olması, toplumsal etkileri olması, önlenebilir olması gibi kriterleri karşılaması gerekir.[vii] Ülkemizde;

1. 15 yaş ve üzeri her yüz kişiden 31’i tütün kullanmaktadır.
2. Tütün kullanımı gençler arasında yaygınlaşmaktadır.
3. Tütün kullanımı önlenebilir ölüm nedenleri arasında ön sıralardadır.
4. Tütün kullanan bireyler sık hastalandıkları için tütün kullanmayanlarla karşılaştırıldığında daha fazla işe gidememektedirler.
5. Tütün kullanımı önlenebilir.

Dolayısıyla, tütün kullanımı ülkemizde ve dünyada bir halk sağlığı sorundur.

9. Türkiye’de 4207 sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun[viii] bütün tütün ürünlerini kapsamakta mıdır?

EVET. Tütün ürünlerinin geniş yelpazesi ülkemizde uygulanan Kanun kapsamındadır. Bu çerçeve Dünya Sağlık Örgütü Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi[ix]’nde de mevcuttur.

10. Tütün kullanımı ile mücadele sadece sağlık çalışanlarının sorumluluğunda mıdır?

Sağlık çalışanlarının tütün kullanımı ile mücadeledeki rolü çok önemlidir. Ancak, tütün kontrolü BÜTÜN POLİTİKALARDA SAĞLIK[x] yaklaşımına ihtiyaç duyar. Gerçekçi kamu politikaları bu yaklaşımın sağlam temeli için gereklidir. Toplumda farkındalığın artırılması, yanlış bilgi ile mücadele, vb. için sağlık çalışanlarına ek olarak öğretmenlerin, medya çalışanlarının, sivil toplum örgütlerinin, vb. son derece önemli rol ve sorumlulukları bulunmaktadır. Toplumda yanlış bilgi doğru bilgiden daha hızlı yayılmaktadır. Dolayısıyla, hepimizin bu konuda çok dikkatli olması gerekmektedir.

Saygılarımızla

Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi

Kaynakça