Bugün arife. Ramazan ayının son günü. Mezarlık ziyaretleri yapılacak, dualar eşliğinde dokunulacak sevdiklerimizin topraklarına, mezar taşlarına. Yarın sabahtan itibaren de başlayacak bayramlaşmalar. Büyük bir hevesle giyilecek bayramlıklar. Büyükler ziyaret edilecek, sevdiklerimizle görüşmenin tadı çıkarılacak. Eller, yanaklar bol bol öpülecek pandemi henüz bitmemiş olsa da yasakların kaldırılmasının verdiği rahatlıkla. Çocuklar hediyelerle, harçlıklarla, şekerlemelerle mutlu edilecek. Kısa da olsa yapılacak akraba gezileri sohbetler ve ikramlarla da renklenecek.
Milletçe ikramı seven misafirperver yanımız herkesçe bilinir. Evimize gelen misafire hele ki bayram ise (çekinir, utanır da isteyemez diye) çokça ısrar eder, ikramın çeşitlisini bolca sunarız. Tabağında bir şey kalırsa; çekindi de yiyemedi mi veya beğenmedi mi der, üzülürüz. Hastalığım var dokunur, diyetim var yiyemem dese de “Amaaaan bayramda diyet mi olur yarın devam edersin bugün bırak diyeti ye boş ver” der sağlığına uygun olup olmadığına çok da dikkat etmeden yemesi için ısrar üstüne ısrar ederiz. Geleneksel olarak bilinen bol şekerli şerbetli tatlılarımızın yanına hangi ara geleneksel mertebesine eriştiğini anlayamadığımız ‘gazlı içecekler’ de bardak bardak sunulur.
Yiyecekle bitmez ikramlarımız. Misafirimizin sigara içmesini kolaylaştıracak şeyler yaparız. Evimizin içinde, salonlarımızda, odalarımızda, çocuklarımızın da soluduğu havanın kirlenmesi pahasına misafirin memnuniyetine uğraşırız. Müsade bile istemeden sigarasını yakan kişilere de “lütfen evimizde sigara içmeyin” diyemeyiz. Üzmekten korkarız onları.
Ben diyorum ki; Bazı şeyler değişmeli. Olayın özünü, bayramın manevi ruhunu bozmadan (ve hatta tüm misafirliklerde), yalnızca “adı gelenek” bilinip, menşeinden uzaklaşan dayatmaları değiştirmemiz gerektiğini kabul ederek ve en önemlisi mutlak insan sağlığı ve yararlarını göz önünde tutarak değiştirmeliyiz.
Bu bayram için önereceklerim, kabulü ve uygulaması çok da zor şeyler değil aslında:
* Ballı, şekerli, şerbetli tatlılar yerine az (veya sıfır) şeker kullanılmış meyve tatlıları (örneğin ayva tatlısı, kabak tatlısı, kuru meyve tatlıları vb) veya sütlü tatlılar yapsak ve küçük porsiyonlarla ikram etsek? Ve kimseye yemesi, tabağındakini bitirmesi için ısrar etmesek? İyi olmaz mı? Bence olur..
* Tatlı tabaklarının yanına yine çok tuzlu olmayan ufak porsiyonlu maydanozlu peynirli tahıllı kurabiyeler eklesek? Hoşlarına gitmez mi? Bence gider..
*Veya tatlı yerine bol yeşillik eklenmiş patates salatası ikram etsek? İstemezler mi? Bence isterler…
*Veya bol sebzeli, bulgurlu, mercimekli salatalar yapsak? Sevmez mi misafirler sizce? Bence severler…
*İkramlarımızın yanına şekerli ve gazlı içecekler vermesek? Özellikle çocuklara kesinlikle ikram etmesek? Su içmelerini teklif etsek? Daha sağlıklı olmaz mı? Bence olur…
*Her zaman söylüyoruz. “Sigara ikram değildir”. Kimseye sigara ikram etmesek?. Evimizde sigara içilmesine de müsade etmesek?. İçmek isteyenleri nazikçe balkona, bahçeye, evin dışına davet etsek? Orada içseler? Küserler mi? Bence küsmezler….
*İmkanı olanlar için bahçede ve açık havada görüşmeler en iyisi olacaktır. Ama olanağı olmayanlar için; Covid pandemisi tam anlamıyla bitmediği için bu yıl da biraz daha sabırlı davranıp özellikle yaşlılarımızın için tedbirlerimize devam etsek, yanlarında maske taksak, evleri-odaları küçük ise ziyaretleri mümkün olduğunca kısa tutsak üzülürler mi? Bence üzülmezler… Hatta onları korumak için yaptıklarımızın farkında olanların takdirini kazanıp dualarını alır mıyız? Bence alırız.
Son söz; Sağlıklı, mutlu, huzur dolu nice bayramlarımız olsun. Bu vesile ile de büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperim.