Türkiye'de bir örneği yok
'Hilal' ve 'Nal'a benzeyen Türkiye neredeyse bir örneği olmayan, Osmanlı döneminde kadın hapishanesi olarak kullanılan yaklaşık 200 yıllık Gemli Tabya, gözler önünde yok oluyor.
‘Hilal’ ve ‘Nal’a benzeyen Türkiye neredeyse bir örneği olmayan, Osmanlı döneminde kadın hapishanesi olarak kullanılan yaklaşık 200 yıllık Gemli Tabya, gözler önünde yok oluyor.
1854 yılında Kerim Paşa tarafından yaptırılan ve 1855 Osmanlı-Rus Savaşı, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, 1918-1920 Osmanlı-Ermeni Savaşı’nda kullanılan ve Kerim Paşa, diğer adıyla Gemli Tabya’nın, duvarları yıkılmış, içerisinde belirli noktaları define avcıları tarafından kazılmış ve bir kısmı ise hayvan barınağı olarak kullanılarak adeta talan edilmiş vaziyette bulunuyor.
Gemli Tabya’nın biran evvel koruma altına alınmasına gerektiğini ifade eden Tarihçi Prof. Dr. Yaşar Kop, “Kars’ta 46 tabyanın olduğunu biliyoruz. Bunların hepsinin isimleri belli, 46 tabyadan maalesef günümüze ulaşan 24 tabya var. Bu 24 tabyanın 12’si askeriyenin sınırları içerisinde ve şuan için dışarıda bulunan toplam 10 tabyadan bahsetmek mümkün. 10 tabyanın 5’i dimdik ayakta ve neredeyse Türkiye’de rakibi olmayacak kadar güzide mekanlar. Bunlardan birisi Karadağ Tabya, bir diğeri Arap Baba Tabyası, bir diğeri Kerim Paşa Tabyası ki; Gemli Tabya, bir diğeri Süvari Tabya ve bir diğeri de Kanlı Tabya, bunlardan 2’si turizme kazandırıldı” dedi.
“Türkiye’de bir örneği yok”
Türkiye’de ilk örneğini gördüğümüz Peynir Müzesi Süvari Tabya’nın olduğu yerde, Kafkas Harp Müzesi ise Kanlı Tabya olarak adlandırılan mekanla sabitleştiğine dikkat çeken Prof. Dr. Kop, “Onlardan bir değeri de Gemli Tabya diğer ismiyle Kerim Paşa Tabyası, Gemli Tabya 1854 yılında yapılıyor. 1853-1856 Kırım Harbi esnasındaki o mücadelenin olduğu dönemde yapılıyor. İyi ki yapılmış, toplam 4,5 ay süren Kars Savunması’nda çok önemli rolü olan bir tabya, bu tabyanın en büyük özelliği at nalı şeklinde bir toprak mevzisi var. Bir kışlası var, kendisi hilal şeklinde o yüzden Gemli Tabya, Osmanlı devletinin son döneminde kadınlar için bir hapishane olarak kullanılmış. Özellikle şöyle dönüp baktığımızda ismi geçen tabyalar arasında Korgan dediğimiz ter mevcut, nedir bu? Bu ateş edebilecek delikli mazgalların yapıldığı bir yer. Elbette makineli tüfe yuvaları var. Bunun için nadir bir yer. Şekil itibariyle de Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde bir muadilinin olmadığı tabya” diye konuştu.
“Butik Otel yapılacaktı”
Gemli Tabya’nın butik otel olarak projesinin hazır olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yaşar Kop, “2018 yılında yapılan bir çalışmayla burasının turizme kazandırılması düşünüldü. Hatta plan, projesi yapıldı. Oda sayısı belliydi. Toplam 12 oda çıkarılıyordu. Burada ki maksadımız nasıl ki, Süvari Tabya’nın, nasıl ki, Kanlı Tabya’nın turizme kazandırıldığı gibi buranın da turizme kazandırılması, önceden askeri bölge içerisinde olduğu için orası sapasağlam kalabilmişti. Maalesef şuan askeri bölge dışında kalan bu yerin gittikçe tahrip edilmesi, duvarlarının, küçük bir taşının hazine avcılarının işlem yeri olmasından dolayı çok garip ve köhne bir halde, burası yıkılmadan, burası yok olmadan diğer muadilleri gibi turizme kazandırılması gerekmektedir diye düşünüyorum. İnşallah bu Kars adına, yöre adına, bölge adına, hepsinden önemlisi tarih adına layık olduğu şekilde korunur, muhafaza edilir” şeklinde konuştu.
Öte yandan Dereiçi Kanyonu’nun kuşbaşı gören, Kars Kalesi yolu üzerinde bulunan Gemli Tabya, her geçen gün biraz daha yıkılıyor. İçerisi hayvan barınağı olarak kullanılan tabya, define avcıları tarafından da kazılarak tahrip ediliyor. Tabya’nın biran evvel koruma altına alınması bekleniyor.