Turgut Özal Tıp Merkezi hastalara umut oluyor

Malatya'da, 34 yıl önce faaliyete geçirilen İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi üroloji kliğinde üç farklı alanda yaklaşık 16 bin operasyon gerçekleştirildi. Binlerce hastanın sağlığına kavuştuğu klinik hastalara umut olmaya devam ediyor.

Turgut Özal Tıp Merkezi hastalara umut oluyor
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Malatya’da, 34 yıl önce faaliyete geçirilen İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi üroloji kliğinde üç farklı alanda yaklaşık 16 bin operasyon gerçekleştirildi. Binlerce hastanın sağlığına kavuştuğu klinik hastalara umut olmaya devam ediyor.

Türkiye’nin önemli sağlık merkezlerinden biri olan İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi hastalara umut olmaya devam ediyor. Birçok alanda başarılara imza atarak, dünya çapında adından söz ettiren merkezde 34 yıl önce faaliyete geçirilen üroloji kliğinde böbrek, mesane ve prostat kanserlerinde ise yaklaşık 16 bin operasyon gerçekleştirildi.

“Kliniğimizde ürolojinin tüm ameliyatları yapılabilmekte”

Kliniğin Doğu Anadolu bölgesinin ilk ürolojik kliniklerinden biri olduğunu kaydeden İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Geçit, “Kliniğimizde üçü profesör, ikisi doçent, iki yardımcı doçent ile sekiz asistanımızda bizlere yardımcı olmakta. Kliniğimizde bugüne kadar ne gibi ameliyatlar yapıldı. Ürolojinin en zor ve en ileri operasyonları yapılabilmekte. Şuana kadar 5 bine aşkın böbrek taşı ameliyatı yapılmıştır. Böbrek taşı cerrahisinde kliniğimiz Türkiye’nin referans kliniklerinden birisidir. Kliniğimize zaman zaman değişik üniversite ve hastanelerde gelen uzmanlar değişik alanlarda eğitim almaktadır. Bunun dışında kliniğimizde 10 binlerle ifade edilen mesane kanseri ameliyatları yapılmıştır. Klinik kurulduğu günden bugüne kadar bine aşkın da prostat kanseri operasyonu yapılmıştır. Bunlar daha önceden açık yapılmakta idi ama artık prostat kanseri ameliyatlarını laparoskopik yöntemle yapmaktayız. Bunun dışında böbrek kanseri ameliyatları yapmaktayız. Bu ameliyatları da laparoskopik yöntemlerle böbreği koruyarak ameliyatı yapmaktayız” dedi

“Yoğun kahve tüketimi kanser riskini arttırıyor”

Yoğun kahve ve sigara tüketimin böbrek ve mesane kanserleri için önemli bir risk faktörü olduğuna da değinen Geçit, ”Çok yoğun ve yaygın kahve tüketimi böbrek kanserinde risk faktörüdür. Burada kast ettiğimiz günde birkaç fincan kahve tüketimi değil. Büyük 10 fincan üzerinden tüketim kanser faktörünü arttırıyor. Sigara hem mesane ve hem de böbrek kanseri için önemli. Bunun dışında ağrı kesicilerin gereksiz kullanımı da böbrek kanserinde risk faktörüdür. Bu ilaçlar hekim denetimi ve bilgisi dahilinde kullanılmalı” diye konuştu

Bakmadan Geçme