Su altına gizlenmiş suçlar Türk polisinin 'Kurbağa Adamları' ile aydınlanıyor
Türk Polis Teşkilatının dalgıçları 'Kurbağa Adamlar', yurt içindeki sularda görev alarak suç ve suçlarla mücadelede etkin rol üstleniyor. Zorlu doğa koşullarına duyarlı dalgıç polisler, ceset ya da suç aleti bulmanın yanı sıra afetlerdeki arama kurtarma çalışmalarında da yer alıyor.
Türk Polis Teşkilatının dalgıçları ‘Kurbağa Adamlar’, yurt içindeki sularda görev alarak suç ve suçlarla mücadelede etkin rol üstleniyor. Zorlu doğa koşullarına duyarlı dalgıç polisler, ceset ya da suç aleti bulmanın yanı sıra afetlerdeki arama kurtarma çalışmalarında da yer alıyor.
Ankara Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliği bünyesindeki dalgıç polisler, görevli oldukları illerin sularında çalışarak vakaların aydınlanmasına yardımcı oluyor. Suda boğulma ya da kaybolma, ceset veya suç aleti bulmak gibi durumlarda görev üstlenen ’kurbağa adamlar’, afetlerdeki arama kurtarma çalışmalarında da görev alabiliyor. 10 kişilik ekipten oluşan Su Altı Grup Amirliği, görev bölgeleri olan Eskişehir, Bolu, Kırşehir, Kırıkkale, Çankırı ve Yozgat’ta da suç ve suçlarla mücadelede rol üstleniyor. Dere, çay, ırmak ve nehirlerde yaşanması muhtemel olaylara karşı günün her saati hazır bulunan kurbağa adamlar, ihtiyaç duyulması halinde ise görev bölgeleri dışındaki daha büyük sularda da olaylara müdahale edebiliyor.
Eğitimleri de görevleri kadar zor
İlgili mülakatlardan ve testlerden başarıyla ayrılan dalgıç polisler, daha sonra farklı aşamalardan oluşan iki buçuk aylık zorlu eğitime tabi tutuluyor. Deniz Polis Okulundaki eğitimini tamamlayan kurbağa adamlar, yurdun dört bir yanına giderek huzur ve güven ortamını sağlamaya yardımcı oluyor. Ülke genelindeki 224 dalgıç polis, uyguladığı rutin antrenmanlarının yanı sıra icra ettiği tatbikatlarla da beceri, kabiliyet ve kondisyonunu en üst seviyede tutuyor.
Ekipman ve malzemelerin hepsi son teknoloji
Dalacakları suyun şekline göre 3 farklı dalış kıyafeti giyen kurbağa adamlar bu sayede hem daha rahat çalışabiliyor, hem de yaşanması muhtemel olumsuzlukları en aza indiriyor. Dalgıçlar, 42 metrelik dalış sınırının daha altına inilmesi ya da görüş mesafesinin azalması gibi durumlarda ise yeni teknolojik ekipmanlardan yaralanıyor. Uzaktan kumandalı su altı robotu, hassas dedektör, elektronik can simidi, su scooteri gibi ekipmanlardan yararlanan polis ekipleri her geçen gün envanterine eklediği yeni cihazlarla gücüne güç katıyor.
“Türkiye genelinde 224 kurbağa adam olarak hizmet veriyoruz”
Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube Müdürlüğü Su Altı Grup Amirliğinde görevli Başkomiser Gökhan Caner Durmuş, kurbağa adamların faaliyetleri ile ilgili açıklamalarda bulunarak, “Denizde veya iç sularda kaybolan, atılan veya saklanan suç aletleri ve ceset arama görevlerinde bulunuyoruz. Aynı zamanda doğal afetlerde de su üstünde ve altında faaliyet göstermekteyiz. Ankara dahil 7 ilde görev yapıyoruz. Bolu, Eskişehir, Kırşehir, Kırıkkale, Çankırı ve Yozgat illerinde çalışıyoruz. Ankara Emniyeti bağlı olarak 10 kişiyle görev yapıyoruz. Türkiye genelinde ise 224 Kurbağa Adam olarak hizmet veriyoruz” dedi.
“Günün her saati göreve hazırız”
Göreve çıkıldığında yapılan hazırlıklardan bahseden Başkomiser Durmuş, “Herhangi bir ihbar ya da talep doğrultusunda gerekli hazırlıklarımızı yapıyoruz. En az 4 dalgıç olacak şekilde hazırlıklarımızı en kısa sürede tamamlayıp olay yerine gidiyoruz. Günün her saati göreve duyarlı olduğumuz için her an hazır durumdayız. Ortalama 20 dakikalık bir sürede hazırlıklarımızı tamamlayıp amirlikten çıkabiliyoruz” diye konuştu.
“Arazi değişkenlikleri sebebiyle zorluklar yaşayabiliyoruz”
Yaptıkları işin riskli olduğuna değinen Durmuş, “İç Anadolu bölgesinde görüşün olmadığı ve akıntının yüksek olduğu sular mevcut. Bu sularda zorluklar çektiğimiz oluyor. Arazinin yapısının değişkenlikleri sebebiyle de zorluklar yaşadığımız oluyor. Yaptığımız iş riskli. Önce can güvenliğimizi almamız gerekiyor. Profesyonel bir ekibiz. Bu anlayışımızı bırakmadan, risk durumlarını azaltarak görevimizi yapıyoruz. 42 metreye kadar dalış gerçekleştirebiliyoruz. Basınç ne kadar artarsa su altında derine inme süremiz o kadar da azalıyor” ifadelerini kullandı.
“Eğitimler üç safhadan oluşuyor”
Dalgıç polis eğitimleri ile ilgili konuşan Durmuş, “Öncelikle kurbağa adam sınavını geçmek gerekiyor. Ardından da mülakatları ve fiziki aşamaları geçmek gerekiyor. Çanakkale’de Polis Deniz Eğitim Merkezi var. Burada, Yurt dışından gelen arama kurtarma ve polis ekiplerine eğitim veriliyor. Buradaki 2 buçuk aylık eğitim sürecinden de geçen adaylar ’kurbağa adam’ unvanı alarak görevlerini icra ediyorlar. Eğitimler ise efor, pratik ve teorik safhalardan oluşuyor” diye konuştu.
Eğitim sırasında yaşanabilecek sağlık problemlerini de dile getiren Durmuş, “Eğitim sırasında fazla efor sarf ettiğimiz için bağışıklığımızda direnç düşüklüğü ve fazla dalıştan kaynaklı üst solunum yolu enfeksiyonu gibi sıkıntılarla karşılaşabiliyoruz” ifadelerine yer verdi.
“Kursu bitiren personel, göreve hazır geliyor”
’Kurbağa adam’ unvanını almış yeni polislerin, mesleklerine hazır şekilde başladıklarını ifade eden Durmuş, “Kursu bitiren personel, göreve hazır geliyor. Çok zorlanmadan, bizlerin de ona göstermiş olduğu yardımlar sayesinde adaptasyon süresini çok rahat bir şekilde aşabiliyor” dedi.
“Kirli ve soğuk sularda hasta olmamak için kuru kıyafeti kullanıyoruz”
Kullandıkları ekipmanlar hakkında bilgi veren Durmuş, “Su altı robotlarımız var. Bu robotlarımızın kontrolü uzaktan kumanda ile sağlanıyor. Su altında yönetmelikte belirtilen derinlik sınırının üzerindeki durumlarda işimizi kolaylaştırıyor. 65 metre gibi deriliklere inerek herhangi bir cesedi ya da suç aletini bulmamızı kolaylaştırıyor. Üç çeşit dalış kıyafetimiz mevcut. Bunlar; ıslak, yarı kuru ve kuru kıyafet. Kirli ve soğuk sularda hasta olmamak için kuru kıyafeti kullanıyoruz. Diğer sularda ise, içerisine su alan yarı kuru ve ıslak kıyafetleri seçiyoruz. Bu ekipmanımızın içerisine su alıyoruz ve vücut ısımızı korumamıza yardımcı oluyor” şeklinde konuştu.
Vatandaşlara uyarı
Yüzmeye uygun olmayan sulardan uzak durulması gerektiğini hatırlatan Durmuş, “Vatandaşlarımızın bilmedikleri sulara girmemeleri gerekiyor. Serinleme yerleri ırmaklar ve nehirler değildir. Hem ailelerine acı yaşatmamak, hem de bizim işimizi kolaylaştırmak için bu durumlara dikkatli olsunlar” diye konuştu.