Soğuk havalarda su içmekten kaçınmayın

Soğuk havalarda düşen metabolizma hızının vücudun su tüketimi isteğini doğrudan azalttığına dikkat çeken Diyetisyen Pınar Bozkurt, suyun yerini tuttuğu düşüncesiyle içilen çay, kahve ve bitki çaylarının da eklenmesiyle vücutta sıvı kaybının (dehidrasyon) kaçınılmaz olarak oluştuğu ve bu yüzden düzenli su tüketilmesi gerektiğini belirtti.

Soğuk havalarda su içmekten kaçınmayın
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Soğuk havalarda düşen metabolizma hızının vücudun su tüketimi isteğini doğrudan azalttığına dikkat çeken Diyetisyen Pınar Bozkurt, suyun yerini tuttuğu düşüncesiyle içilen çay, kahve ve bitki çaylarının da eklenmesiyle vücutta sıvı kaybının (dehidrasyon) kaçınılmaz olarak oluştuğu ve bu yüzden düzenli su tüketilmesi gerektiğini belirtti.

Bursa Şehir Hastanesi’nde görevli Diyetisyen Pınar Bozkurt, kış aylarında su tüketiminin önemi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Özellikle soğuk kış günlerinde susama isteğinin daha da azaldığını dile getiren Bozkurt, “Susamak aslında doğal fizyolojik bir olaydır. Vücudumuzun çeşitli işlemlerinin yerine getirilmesi için daha fazla sıvıya ihtiyacı olduğunu gösterir. Bu yüzden 4 mevsimde de susama ihtiyacımız olmadan düzenli su içmek sağlığımız için çok önemlidir” dedi.

Sağlıklı yetişkin bir bireyin günlük su ihtiyacının aldığı kaloriye göre çeşitlilik gösterse de günde ortalama 8 - 12 bardak kadar olduğu bilgisini veren Bozkurt, “İçtiğimiz süt, ayran, taze sıkılmış meyve suyu, maden suyu ve hatta çorbalar günlük sağlıklı su alımımız için gereklidir. Ancak çokça içtiğimiz çay ve kahve içerdikleri kafein miktarı yüzünden fazlaca idrar çıkışı ve vücuttan su kaybına neden olmaktadırlar” şeklinde kullandı.

Bitki çaylarına dikkat

Kabızlık, ödem atma, zayıflama amaçlı kullanılan çeşitli bitki çayları, idrar çıkışını arttırdıkları ve ishal yaptıkları gerekçesiyle fazlaca sıvı kaybına neden olduğuna dikkat çeken Dyt. Bozkurt “Unutmayalım ki bitki çayları birer ilaç etken maddesidir. Basit bir soğuk algınlığı için kullandığımız ekinezya, alerjik reaksiyonlara; zayıflama için kullandığımız yeşil çay, ani tansiyon değişikliklerine; yine zencefil ve zerdeçal kan sulandırıcı etkisiyle çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Bu sebeple bitki çaylarını günde 1 veya 2 defa tüketmeli, yine sağlık sorunumuz varsa ve devamlı kullandığımız bir ilacımız varsa bu ilaçlarla bu bitkilerin etkileşmediğinden emin olmalıyız. Bu bilgilere ulaşmak için hekimden veya diyetisyenden yardım alabiliriz” diye konuştu.

Aromalandırılmış içecekler sıvı kaynağı değildir

Tüm içecekler içinde suyun en sağlıklı seçim olduğunun altını çizen Dyt. Bozkurt, son olarak şunları kaydetti:

“Hazır meyve suları, tatlandırılmış, aromalandırılmış çeşitli içecekler, günlük hayatta kullandığımız sıvı kaynağımız olarak görülse de bunlar içerdikleri kimyasal şeker, kafein, katkı maddeleri, koruyucu maddelerinden dolayı sağlıklı seçenekler değillerdir. Bütün içecekleri değerlendirdiğimizde su basit olarak en sağlıklı seçimdir. Günlük tükettiğimiz çay, kahve, meyve suyu gibi içecekler suyun yerine geçmemektedir. Hatta vücuttan su kaybına neden olurlar. Bu yüzden işte, okulda, evde suyumuz her zaman gözümüzün önünde, elimizin altında olmalıdır. Hangi yaşta olursak olalım, sağlıklı yaşayabilmek için her zaman su içmeye özen gösterelim.”

Bakmadan Geçme