Meral Akşener kürsüden gürledi: 'Bizi bu kurşun mu durduracak?'
Akşener, İstanbul İl Başkanlığı ile ilgili: 'Her şeye direndikten sonra bizi bu kurşun mu durduracak?'
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında, İstanbul İl Başkanlığının kurşunlanması, sosyal medya düzenlemesi ve Sinan Ateş cinayetiyle ilgili konuştu.
LÜTFULLAH KAYALAR İYİ PARTİ’DE
Akşener, hitabından önce İYİ Parti’ye katılan Yozgat AK Parti eski Milletvekili Lütfullah Kayalar’ın rozetini taktı.
“NEYMİŞ İNŞAT BEKÇİSİ HIRSIZ KOVALIYORMUŞ”
Geçen hafta meydana gelen İstanbul İl Başkanlığının kurşunlanması konusunda konuşan Akşener, yanlışlıkla isabet ettiği söylenen kurşunlanma olayına dair, “Recep Bey'in bu tehdidin ardından tesiri gördük. İstanbul İl Başkanlığı'mıza saldırı yapıldı. Recep Bey ve arkadaşları ne yaptı, bize kızdılar. Kamera önünde laf attılar, sosyal medyadan hakaret ettiler. Neymiş inşaat bekçisi kardeşimiz hırsız kovalıyormuş. Ne hikmetse kurşunlar İYİ Parti'yi vurmuş, benim fotoğrafımı 20 santim sekmiş. Ateş edilen yerden il başkanlığımızın vurulması fizik ve coğrafya kurallarına aykırı. İddiaya göre bu bekçi kardeşimiz defalarca ateş etmiş ama ne hikmetse bu kadar ciddi hadiseyi üslerine bildirmemiş, polise haber vermemiş gitmiş evine yatmış uyumuş.” dedi.
“BENDEN ÖZÜR BEKLİYORMUŞ”
Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sonunda Recep Bey çıkmış, benden özür bekliyormuş, çok kırılmış. Recep Bey utanmasan mermiye saldırdı diye parti binamızı tutuklayacaksın. Bir de senden özür dileyeceğim öyle mi, hadi oradan. Sakın unutma biz bugünlere öyle kolay gelmedik. Biz bu yola 2015'te koltuk sevdası uğruna sırtını ve aklını tek adama teslim eden bir anlayışa karşı çıktık. Çiçek bahçelerinden değil, mayın tarlalarından çıktık. Hiçbir hesaba, hiçbir pazarlığa girmeden bu kürsüden milletimizin sesi olduk.”
"BİZİ BU KURŞUN MU DURDURACAK?"
“Bunca zorluğu aştıktan sonra bu kurşun mu bize dur diyecek. Sinan Ateş durdu mu? Her şeye direndikten sonra bizi bu kurşun mu durduracak? Ömer Halisdemir durdu mu? Şimdi bizi bu kurşun mu sindirecek? Özgecanlar, Şuleler, Cerenler sindi mi, bunca tuzağı bozduktan sonra şimdi bizi bu kurşun mu öldürecek? Gaffar Okkanlar, Uğur Mumcular öldü mü, bunca hainliğin üstesinden geldikten sonra şimdi bizi Milli Misakımızdan bu kurşun mu vazgeçirecek? Eren Bülbüller, Yasin Börüler, Konca Kurişler vazgeçti mi, şimdi bize bu kurşuna adres verenler mi ayıracak? Hilalle yıldız hiç ayrıldı mı? Sizlerden bir söz istiyorum. Kıvılcımdan bir ateş olacaksınız, tüm tehdit ve iftiralara direneceksiniz, tüm merilere göğüs gerip milletimize güneş olacaksınız söz mü?"
“SİNAN BAŞKAN’I UNUTMAYACAĞIZ”
Sinan Ateş cinayetiyle de ilgili konuşan Akşener, “Uzun bir zamandır adaletten mahkumuz. Çünkü adaleti gölgeleyen bir iktidar tarafından yönetiliyoruz. Başkentin göbeğindeki alçak bir cinayetin faillerini bulmaktan bile aciz bir iktidar. Kalbini karartılmış bir iktidar tarafından yönetiliyoruz. Uzun zamandır ciddiyetten mahrumuz. Çünkü görev bilincini kaybetmiş bir iktidar tarafından yönetiliyoruz. Sinan Ateş’in katillerine göz yuman, zalim, sorumsuz, vaktini çoktan doldurmuş bir iktidar. Emniyet teşkilatımız cinayeti yakalayan şahsı milletvekilinin evinde yakalayıp tutanak tutuyor. Nasıl oluyorsa o tutanak ortadan kayboluyor. Böyle bir rezalet olabilir mi? Neydin ne oldun Recep Bey, cesaretin sembolüyüm diye geldin rezaletin sembolü oldun. Nereden nereye?... Görüyorum ki artık sende Ayşe Ateş’e verdiği sözü tutacak basiret yok. Babasız kalan Banu Çiçek’in, Bengisu’nun karşısına çıkacak yüz, elindeki sınırsız yetkiye rağmen katillerin karşısına çıkan yüz yok. Hiç merak etmeyin, Recep Bey’in yapamadığın biz yapacağız, onun tutamadığı sözü biz tutacağız. Ne olursa olsun Sinan Ateş’in kanını yerde bırakmayacağız. Katiller, yataklık edenler, bu işin üstüne örtenler de cezasını çekecek. Sinan Başkan’ı unutmayacağız, unutturmayacağız.” diye konuştu.
“TWİTTER'DA A HABER OLUŞTURMA PROJESİ"
BTK’nın yeni sosyal medya düzenlemesini de vizyonsuzluk olarak tanımlayan Akşener, sözlerini şöyle tamamladı:
“Seçimlere 39 gün kala BTK sosyal medya düzenlemesini ortaya koydu. Buna göre sosyal medya platformları kişisel bilgileri herhangi bir yargı kararı olmadan, soruşturma bahanesi ile iletebilecek. Mesela gerçek enflasyon verilerini veren ENAG yanıltıcı bilgi vermekten susacak, mesela Kızılay’ın çadır satışını haber yapıp yayanlar devlet sırrını açığa çıkarmak nedeniyle yargılanacak. Böylece tek adam rejiminin diktatörlüğe uzanan yoluna bir taş daha döşenecek. Türk gençlerine layık gördükleri hapishane düzenine bir pranga daha eklenecek. Gerçekten ibretlik. Düzenleme bununla da sınırlı değil. Sosyal medya platformlarının, tüm kişisel verileri Türkiye’de tutmasını da zorunlu hale getiriyor. Halbuki 30 yıl önce internetin hayatımıza girişiyle birlikte tüm sınırlar ortadan kalkmıştı. Böyle bir vizyonsuzluk olabilir mi? Biz verilerin ülkemizde tutulmasına itiraz etmiyoruz, biz bunun zorla, yasakla ve iktidarın hukuksuz çıkarları için yapılmasına itiraz ediyoruz. Bulut bilişim çağındayız. Bu şirketler kendi verilerini enerjinin ucuz olduğu, internet alt yapısının güçlü olduğu, hukukun üstün olduğu ülkelerde tutuyorlar. Biz de bu çapsızlığa, vizyonsuzluğa isyan ediyoruz. Çünkü Türkiye bu ülkelerden biri olabilirdi. Bu iktidar sayesinde Türkiye bu son düzenlemeyle birlikte internete sansür getiren demokrasi öncüsü ülkelerin arasında yer aldı. BTK’nın yaptığı bu düzenleme sosyal medya platformlarını saray medyasına dönüştürme, Twitter’da A Haber oluşturma, Facebook’ta bitmeyen penguen belgeseli izletme projesidir.”