Yapımına 1893'te başlanan ve Sultan 2. Abdülhamid'in yardımlarıyla 1912'de tamamlanan tarihi cami, 6,8 büyüklüğündeki depremde ağır hasar görmesinin ardından ibadete kapatıldı. Vakıflar Genel Müdürlüğü, asırlık camiyi tekrar ibadete açarak cemaatle buluşturmak amacıyla çalışma başlattı.

Camide ana kubbenin altındaki süslemelerin şablonlarının çıkarılmasının akabinde, kubbe sökülerek yeniden örüldü. Kubbe altındaki süslemeler ise titiz bir çalışmanın ardından aslına uygun yeniden işlendi. Restorasyon ve onarım çalışmalarının ardından Ramazan ayında ibadete açılan cami eski görkemine kavuştu. Malatya Vakıflar Bölge Müdürü Adem Bacanlı, caminin yeniden ibadete açılması amacıyla 2020 yılında restorasyon ve onarım için ihale yapıldığını belirtti.

“İŞİN EHLİ KİŞİLERCE İMALATLAR YENİDEN TAMAMLANDI”

Bacanlı, "Bu süreçte caminin depremde gördüğü hasarlar onarıldı, güçlendirildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak yaklaşık 14 milyon liralık harcamamız oldu. Deprem nedeniyle ana kubbeler ile küçük kubbelerde, fil ayaklarında tahribat oluşmuştu. Bunların güçlendirmesi yapıldı. Kalem işleri ve süslemelerin şablonları alınarak orijinaline uygun olarak işin ehli kişilerce imalatlar yeniden tamamlandı."  diye konuştu. 

Caminin bu yıl ramazan ayında ibadete açıldığını ancak resmi olarak camideki çalışmanın henüz bitmediğini dile getiren Bacanlı, şöyle devam etti:

“İMALATLAR KORUMA KULUNCA ONAYLANMIŞ PROJELER DOĞRULTUSUNDA YAPILDI VE YAPILIYOR”

"İşin resmi bitiş tarihi bu ayın sonu. Planlanan süre bu ancak uzamalar olabilir. Caminin içindeki çalışmalar bitti. Minarelerdeki hasarlar nedeniyle şerefelere kadar olan kısımlar söküldü tekrar yapıldı. Minarelerde güçlendirme çalışması yapıldı. Avluda tek parça halindeki taş havuz yerinde orijinal haliyle korundu ve sergilenmekte. Her ne kadar resmi olarak iş bitmemiş olsa da biz vatandaşlardan gelen talep üzerine vatandaşların ibadet ihtiyacını karşılaması için camiyi ibadete açtık. Camideki bütün imalatlar koruma kulunca onaylanmış projeler doğrultusunda yapıldı ve yapılıyor."

Cami avlusundaki çalışmaların sürdüğünü dile getiren Bacanlı, tüm tescilli yapılarda olduğu gibi Hacı Yusuf Taş Camisi'ndeki çalışmaların da koruma kurulunun onayı ile yapıldığına dikkati çekti.