Kirli zihniyetle toplumsal mücadele şart!
Zafer Tunç
Türkiye’de kadınlar ve çocuklar her geçen gün daha büyük boyutlu bir şiddet sarmalının içine itilmektedir.
İstismar vakaları ile çocukların hedef alınması toplumsal manada ahlaki bir çöküntüye işaret etmekle beraber yetersiz hukuki müeyyideler, üstü kapatılmaya çalışılan rezaletler sürekli boyut atlayarak kronik yara haline gelmiş mevcut durumun kanıksanmasına neden oldu.
Rakamlar vererek rezaletin boyutunu incelemekten ziyade çocukları ve kadınları toplum olarak neden koruyamadığımızı tepeden tırnağa tartışarak işe başlamalıyız.
Türkiye maalesef istismar ile mücadelede sınıfta kalmıştır. Çocuk evliliklerini engelleyici hukuki tedbirler alınarak buna yol açan hastalıklı zihniyet ile kararlı bir mücadele yapılmadığı müddetçe bu rezaletler ülkemizin gündeminden çıkmayacaktır.
Okul çağında hatta oyun çağındaki çocukları evlendirmeyi görev addeden karanlık zihinli ebeveynler hangi iklimde yetişiyor?
Birey olmanın hissiyatını hiçbir zaman yaşamamış ve yaşamayı da reddetmiş kirli eller, karanlık virüslerinin taşıyıcısı olarak çocukları hedefe koyuyor.
Temiz ve medeni toplumlarda bu barbarlığa müsamaha gösterilemez.
Çocukları korumak hepimizin vazifesidir.
Elbette asli görev devlete ve yönetici mercilere düşmektedir. Fakat bu konuda hepimiz çocukların mağduriyetini her platformda dile getirmedikçe asli görevini hatırlamayanlar toplumu derinden sarsan yeni bir skandal olana dek suskun kalmaya devam edecekler.
Kanaatimce temel eğitim çağındaki çocukların kamusal eğitimden faydalanmaları bu tür suistimalleri engelleyecektir.
Okul çağındaki çocukların okula erişim sağlamakta güçlük çekmesi ya da eğitiminin engellenmesine müsaade edilmemelidir.
Eğitim hakkı her şeyden önce bir kamusal zorunluluktur.
İnsanlık bilincine erişmiş her bireyin çocukları korumak için ayağa kalkması gerekiyor.
Toplumsal irade ardı arkası kesilmeyen bu skandalları perdeleyerek bir daha yaşanmayacağını düşünme hastalığından kurtulmalıdır.
Hiç kimse mitomaniye* dönüşmüş bu hastalıklı yapıyı görmezden gelemez.
Çocuk evliliğini makul gören bir zihniyet, tedavisi imkansız patolojik bir vakadır. Bu karanlık damara neşter vurulmaz ise her insan çocuklarını, yarınlarını, gülümsemesini, masumiyetini kaybetmek ile er ya da geç yüzleşecektir.
*Mitomani, kişinin, ruhsal nedenlerle, gerçekleri çarpıtmayı, değiştirmeyi hastalık durumuna getirmesi anlamına gelir.