Adını, Osmanlı dönemi Erzincan valilerinden Emir Gülabibey'den alan bin 454'te inşa edilen cami, taş yapısı ve ahşap süslemeleriyle dikkati çekiyor.

568 YILDIR EZAN SESİ YÜKSELİYOR

İstanbul'un fethinden bir yıl sonra inşa edilip dokusunu kaybetmeden yapılan tadilatlarla günümüze kadar gelen camide, 568 yıldır ezan sesi yükseliyor. Farklı tarihlere ait 3 kitabenin bulunduğu, 400 metrekarelik kapalı alanda 12 ahşap direk üzerine inşa edilen kare planlı cami, eğimli çatıyla örtülü yapısı, çevresi barok süslemeli mihrabı ve girişi yuvarlak kemerli kapısıyla ön plana çıkıyor.

Erzincan'da yaşanan büyük depremlere rağmen ayakta kalan 800 kişi kapasiteli cami, son olarak 2011-2018 yıllarında Erzurum Vakıflar Bölge Müdürlüğünce tarihi dokusu korunarak restore edildi. Kemah Kaymakamı Muhammet Şükrü Pekpak, Gülabibey Camisinin dokusuyla ilçeye gelen ziyaretçilerin ilgisini çektiğini belirtti.

Kemah'ın, Anadolu'nun ilk Türk yerleşim yerlerinden biri, Mengüceklere başkentlik yapan sancak şehir olduğunu ifade eden Pekpak, şöyle konuştu:

"1454'TEN BERİ İNSANLAR BURADA İBADET EDİYOR"

"Kemah'ın tam göbeğinde bu şehrin İslam beldesi, Türk beldesi olduğunun alametifarikası bir caminin önündeyiz. Gülabibey Camisi 1454'ten bu tarafa Müslümanların ibadet ettiği, namaz kıldığı güzide bir ibadethanedir. Hem doğal yapısıyla hem de Türk mimarisiyle bezenmiş özel bir yapıdır. O tarihten beri burada insanlar ibadet ediyor."

Pekpak, tarihi Gülabibey Camisi'nin görülmesi, tarihi ve mimarisinin hissedilmesi, atmosferiyle koklanması gereken güzel bir mekan olduğunu sözlerine ekledi. Gülabibey Cami İmam Hatibi Mehmet Hançer de caminin tarihinin bilinenden çok daha eskilere dayandığını, farklı dönemlerde namazgah ve mescit olarak kullanıldığını söyledi.

Akkoyunlu beylerinden Muhammed Vasfı Bey tarafından "Mescid-i Muhammediye" ismiyle caminin bugün bulunduğu alana namazgah yerine yeni bir mescit yaptırıldığını aktaran Hançer, "Erzincan Valisi Emir Gülabibey ise 1454'te kare planlı olarak bu camiyi inşa ettiriyor. Erzincan büyük bir deprem geçirdiğinden bu mescit de hasar görmüş. Onarımları yapılan camimiz bugüne kadar ayakta kalmış."  ifadesini kullandı.