- Haberler
- Ekonomi
- Enerji Çalışmaları Uzmanı Yafimava: " Bu korkular bu arzın duracağı anlamına gelmiyor"
Enerji Çalışmaları Uzmanı Yafimava: " Bu korkular bu arzın duracağı anlamına gelmiyor"
Oxford Enstitüsü Enerji Çalışmaları Uzmanı Yafimava, "Bu fiyatlar, piyasanın Rus doğal gaz arzının tamamının kesilmesinden korktuğu anlamına geliyor. Ancak bu korkular bu arzın duracağı anlamına gelmiyor." dedi.
Oxford Enstitüsü Enerji Çalışmaları Uzmanı Katja Yafimava, yaptığı açıklamada, Avrupa'da derinliği en fazla olan Hollanda merkezli sanal doğal gaz ticaret noktası TTF'de işlem gören nisan vadeli kontratların fiyatının 7 Mart itibarıyla 345 avroya yükseldiğini anımsattı. Cuma gününü 192,5 avrodan kapatan kontrat fiyatlarının artışına dikkati çeken Yafimava, "Bu fiyatlar, piyasanın Rus doğal gaz arzının tamamının kesilmesinden korktuğu anlamına geliyor. Ancak bu korkular bu arzın duracağı anlamına gelmiyor." dedi.
Rusya'nın Avrupa'ya doğal gaz arzını kesmeyeceğini düşündüğünü belirten Yafimava, "Eğer Avrupa, Rus gazı alımına bir yaptırım uygularsa, gaz ödemelerinin yapılması için kullanılan Swift sistemine bir engel çıkarırsa Rus gazının Avrupa'ya gelmesi imkansızlaşır. Bu durum Rusya'nın Avrupa'ya gazı kesmesi değil, Avrupa'nın kendine gelen gazı kesmesi anlamına gelir." diye konuştu.
AB ülkelerinin Rus gazına bağımlılığı 2011 yılından beri hızla artıyor. Toplam gazının 2011'de yüzde 30'unu Rusya'dan tedarik eden AB ülkeleri, alternatif projeler geliştiremediği için bu bağımlılıktan kurtulamadı.
AB, 2012 yılında gazının yüzde 32'sini, 2013'te yüzde 39'unu, 2014'te yüzde 37,5'ini, 2015'te yüzde 37'sini, 2016'da yüzde 39,9'unu, 2017'de yüzde 39,3'ünü, 2018'de yüzde 40,2'sini, 2019'da yüzde 45,5'ini, 2020'de yüzde 43,9'unu ve 2021'de de yüzde 40'ını Rusya'dan satın aldı. Uluslararası Enerji Ajansı verilerine göre, Avrupa'nın geçen yıl Rusya'dan ithal ettiği 155 milyar metreküp gaz, toplam gaz ithalatının yüzde 45'ini ve toplam gaz tüketiminin yüzde 40'ını oluşturdu.
Durumu 'karşılıklı bağımlılık' olarak nitelendiren uzmanlar, Avrupa'nın Rus gazının yerini kolayca dolduramayacağını ancak Rusya'nın da Avrupa'ya sattığı enerji emtialarından sağladığı geliri başka bir kaynaktan kolaylıkla elde edemeyeceğini savunuyor.