Hutbede Hz. Adem'den Hz. Muhammed'e kadar tüm peygamberlerin İslam'ı yeryüzünde bir nimet olarak tüm insanlığa tebliğ etmek üzere Allah tarafından gönderildiğini belirten Erbaş, son peygamber Hz. Muhammed'in vefatından 7 sene sonra ashabı kiramdan 500 kadarının bu mübarek beldeleri İslamlaştırmak için geldiklerini, topraklardan önce gönülleri fethettiklerini kaydetti.

"KIYAMETE KADAR OKUNMAYA DEVAM EDECEK"

1400 senedir onların sayesinde bu mübarek beldelerde ezanların okunduğunu söyleyen Erbaş, kıyamete kadar da okunmaya devam edeceğini söyledi. Onların bıraktığı ilim, irfan, bilgi ve hikmet medeniyetinin bu emaneti üzerine alan alimlerin, mütefekkirlerin bugüne kadar bu emaneti en güzel şekilde taşıdığını, bugüne kadar getirdiklerini anlatan Erbaş, kendilerinin de bu beldenin ve şehrin çocuklarıyla aldıkları ilim, irfan, bilgi ve hikmet medeniyetini gelecek nesillere intikal ettirme yolunda büyük bir gayret içinde olduklarını aktardı.

"BU TOPRAKLAR GENÇLERİN KUR'AN VE SÜNNETİYLE ŞEREFLENDİ"

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, şöyle devam etti:

"Bizim medeniyetimiz ilim, irfan medeniyetinin yanında aynı zamanda sevgi, muhabbet ve kardeşlik medeniyetidir. Çünkü Peygamber Efendimiz buyuruyor ki, 'Sizler iman etmedikçe cennete giremeyeceksiniz, birbirinizi sevmedikçe de gerçekten iman etmiş olamazsınız.' İşte biz bu emaneti üzerimizde taşıyoruz ve hakkını vermeye gayret ediyoruz. Biz biliyoruz ki alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz veda hutbesini okurken tüm insanlığa şöyle seslenmişti, 'Size iki şeyi emanet ediyorum, bunlara sarıldığınız sürece yolunuzu sapıtmazsınız. Bunlardan biri Allah'ın kitabı Kur'an-ı Kerim, diğeri sünnetimdir."

Bu toprakları şereflendiren iki büyük mirasın Allah'ın kitabı Kur'an-ı Kerim ve Peygamber Efendinin sünneti olduğunu kaydeden Erbaş, bu toprakların gençlerinin Kur'an ve sünnetle şereflendiğini dile getirdi.

"BİZLERE EMANET EDİLEN KUR'AN VE SÜNNETİ YAŞAYALIM"

Erbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bizler bugün medreselerimizle, okullarımızla, mekteplerimizle, camilerimizle, camilerimizdeki derslerle hocalarımızın ifşaatlarıyla muallimlerimizin ilim, irfan, bilgi, hikmet yolundaki mücadelelerinde çocuklarımız ve gençlerimize hizmet etmeye çalışıyoruz. Kur'an-ı Kerim'in istediği ölçüde bir Müslüman olursak işte o zaman huzurlu bir toplumla karşılayacağız. Son peygamber olan efendimiz ve ona tabii olan alimlerimizin, müttefiklerimiz, seydalarımızın bizlere emanet etmiş olduğu Kur'an ve sünneti yaşayalım. Gençlerimizi, çocuklarımızı, kızlarımızı ve ailelerimizi işte bu insanlığın üzerinde büyük nimet olan İslami ilkelere göre yaşamaya çalışalım. Peygamberin, sahabelerin, alimlerin emaneti olan bu ilkeleri hakkıyla yerine getirecek şekilde çalışalım."

Daha sonra Erbaş, Cizre Kaymakamı Mehmet Tunç ve İl Müftüsü Mehmet Taştan, İlçe Müftüsü Süleyman Baran ile Nuh'un Gemisi 4-6 Yaş Kuran Kursu'nda incelemelerde bulundu, usta öğreticilerden çalışmalar hakkında bilgi aldı. Hz. Nuh Türbesi'ni ziyaret eden Erbaş, burada dua etti.