Bakan Tunç'tan, AK Partili başkan adaylarına sel ve deprem uyarısı
Bartın'da AK partili belediye başkan adaylarının tanıtım programına katılan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, deprem uyarısında bulunarak, 'Tüm ilçelerimizde özellikle beldelerimiz, il merkezinde bu konuda afetlere dirençli şehirlerimizi oluşturmamız lazım' dedi.
Bartın’da AK partili belediye başkan adaylarının tanıtım programına katılan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, deprem uyarısında bulunarak, “Tüm ilçelerimizde özellikle beldelerimiz, il merkezinde bu konuda afetlere dirençli şehirlerimizi oluşturmamız lazım” dedi.
Bartın Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programla AK Partili ilçe ve belde belediye başkan adayları açıklandı. Programa katılan Adalet bakanı Yılmaz Tunç, adayların tanıtımı öncesinde yaptığı konuşmada, tüm belediye başkan adaylarına sel ve taşkın tehdidi altında bulunan Bartın’da deprem riski de bulunduğunu hatırlattı. 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş depremlerini hatırlatan ve depremzedelerin kalıcı sıcak yuvalarına kavuşmaları için yoğun bir çaba sarf edildiğini kaydeden Tunç, “Afetlere dirençli şehirleri inşa etmenin gayreti içerisinde olacağız. Bartın’da deprem bölgesi. Ayrı bir fay hattı var. 1968 depremini, büyüklerimize anlatırdı. Amasra merkezli meydana gelen depremde can kayıpları olmuştur. O nedenle tüm ilçelerimizde özellikle beldelerimiz, il merkezinde bu konuda afetlere dirençli şehirlerimizi oluşturmamız lazım. Sadece deprem değil, sel ve taşkın riskine karşıda tedbirleri almalıyız. Sel anlamında Karadenizli olarak büyük bir risk altındayız. Belediye başkanlarımızla el ele, kol kola vererek milletvekilimizle el ele, kol kola vererek inşallah sağlamanın gayreti içerisinde olacağız” diye konuştu.
Merkezi idare ile uyumlu yerel yönetimlerin farkını anlattı
Bakan Tunç, merkezi idare ile uyumlu yerel yöneticilerinin önemine dikkat çekerek, iktidar belediye uyumunun şehirler için avantaja dönüştüğünü kaydetti.
Bu uyumun hiçbir haksızlığa ve ayrımcılığa da yol açmadığını ifade eden Adalet Bakanı Tunç, “Halka en yakın hizmet birimleri, özellikle gerek muhtarlarımızın, gerek belediye başkanlarımızın uyumlu çalışması, hükümetle uyumlu çalışması konusunu söylediğimizde maalesef bunu bazı yerlere çekmeye çalışıyorlar. ‘Muhalefet belediyelerine yardım etmeyecek misiniz’, ‘Bunu mu söylüyorsunuz’ diyorlar. Tamamen bir çarpıtmadan ibaret bu. Bütün belediyelere hükümet eşit oranda paylarını veriyor. Bütün belediyelere merkezi hükümetten payı nüfusa göre payı veriliyor. En büyük payda İstanbul Büyükşehir Belediyesi alıyor. Ankara Büyükşehir alıyor. Nüfusa göre verilen bir ödenek var. Ama bunun yanı sıra Belediye başkanlarımız, özellikle hükümet ve iktidarla uyumlu çalışan belediye başkanları ise sürekli proje üreterek, o projelerin hayata geçmesi için, belediye bütçesinin dışında da şehrin diğer hükümet yatırımlarını ilgilendiren konularda da, hep istişare halinde oluyor. Bu durum da şehirler için büyük avantaj oluyor. Anadolu’nun değişik yerlerini geziyorsunuz. Ve bunu da gözlemliyorsunuz. ‘Evet’ diyorsunuz. ‘Burada Recep Tayyip Erdoğan’la uyumlu çalışan bir belediye başkanı var. İşte o nedenle bakın burada köprülü kavşaklar var. O nedenle buraya hızlı trenler geliyor’ diyorsunuz. İşte bu uyum sayesinde o planla, projeler hayata geçiriliyor. O nedenle uyumun çok önemi var. inşallah Cumhur İttifakı’yla il merkezimizde ilçelerimizin tamamında ve beldelerimizde bu uyumu bu seçimde sağlamış olacağız” diye konuştu.
1994 öncesi İstanbul’u anlatarak CHP’yi eleştirdi
Yılmaz Tunç, konuşmasında kendisinin de yaşadığı 1994 yılı öncesindeki İstanbul’u anlatarak, CHP’yi eleştirdi. Tunç, “Cumhuriyet Halk Partisi yönetimindeki İstanbul’un 1994 öncesi dönemde biz de İstanbul’da yaşadık. Havası solunamayan bir İstanbul vardı. Gazeteler promosyon olarak gaz maskesi dağıtıyordu. Suları akmayan bir İstanbul vardı. Ayda bir bile sular akmazdı. Bir on, on beş dakika verirlerdi. Geri kalan o zamanda, bir ayda artık ‘su istasyonları’ diye her mahallede dükkanlar açılmıştı. İnsanlar o su istasyonlarda bidonlarını doldurup ve o parayla aldıkları suyla idare ederlerdi. Haliç’in durumu çok kötüydü. Yanından geçilmezdi. Çöp dağları patlardı, İstanbul’da. Ümraniye’de çöp dağları patlamıştı, 30 vatandaşımız çöp dağlarının altında kalmıştı ve günlerce hatta aylarca cenazelerine ulaşılamamıştı, çıkarılamamıştı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediyeciliği buydu. Cumhuriyet Halk Partisi’nden İstanbul’u devralan Sayın Cumhurbaşkanımız o dönemde 4.5 yıl gibi kısa bir süre içerisinde, İstanbul’u yaşanılır hale getirdi. Havası solunan, Haliç’i temizlenen, suları artık kesintisiz akan şehir oldu. Istranca derelerinin önüne 7 tane baraj yaptılar, öyle aktı sular. O barajlar yapılırken, Cumhuriyet Halk Partisi zihniyeti ‘ağaç katliamı var’ diye protesto gösterileri yaptılar. O çöp dağlarını ortadan kaldırıldı” dedi
“İstanbul’da temel atmama töreni yapıldı”
Tunç, İstanbul’un mevcut belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu da eleştirerek, “İşte bugün İstanbul’da belediye başkanı olan Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanı daha ilk gelir gelmez biyolojik arıtma tesisi projesini iptal ederek ‘temel atmama töreni’ gibi bir tören yapabildi. Maalesef o töreni yaptıktan sonra da İstanbul’un halici, denizini, Marmara’sını, müsilaj kapladı. İşte onların çevreciliği bu” şeklinde konuştu.
Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul belediye başkanlığı yaptığı dönemdeki başarısının bütün Anadolu’ya dalga dalga yayılması ile Ak Parti’nin kurulduğunu hatırlatan Bakan Yılmaz, şöyle devam etti:
“Gerçek belediyeciliği uygulayacağız. Gerçek belediyecilik, işte Recep Tayyip Erdoğan belediyeliğidir. Anlatmaya gerek yok. AK Parti’nin kurulmasını sağlayan belediyeciliktir. Gerçek belediyecilik adaletli belediyeciliktir. Herkese hizmet götüren belediyeciliktir. Ayrım yapmayan belediye gerçek belediyeciliktir kalkınmacı bir belediyeciliktir. Sürekli yatırım üstüne yatırım isteyen, şehrinin güzelleşmesini sağlayan belediyeciliktir. Vizyoner belediyeciliktir. İşte herkese kapısı açık olan belediyecilik, erişilebilir belediyeciliktir. İşte dijital çağdayız. Hem dijital anlamda hem de diğer anlamda herkesin oraya ulaşabildiği ve herkesin cep telefonundan belediye başkanına ‘benim şöyle bir derdim var’ dediği belediyeciliktir. Bunu hep beraber sağlayacağız inşallah.”
Sivil anayasa için uzlaşma temennisi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 21 yılda reform niteliğinde değişiklikler, hizmetler verildiğini de hatırlatan Adalet Bakanı Tunç, ülkedeki demokratik reformların tacı olarak gösterdiği sivil anayasa için uzlaşı temennisinde bulundu. Tunç, “Hedefimiz, anayasamızda demokratik reformların taçlandırılmasını da inşallah yeni katılımcı, demokratik, sivildir, anayasayı yaparak inşallah Türkiye yüzyılına başlamak istiyoruz. Bunun için de 28. Dönem parlamentosunda inşallah bir uzlaşma sağlanır ve bu uzlaşma sayesinde de milletimize olan borcumuzu yerine getirmiş oluruz” diye konuştu.
AK Parti İl Başkanı Yaşar Arslan, AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz ve AK parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan da yaptığı konuşmalarda, kamuoyuna isimleri duyurulacak belediye başkan adaylarına hayırlı olması diledi.
Adaylar tanıtıldı
Programın son bölümünde ise Genel başkan Yardımcısı Karaaslan, ilçe ve belde belediye başkan adaylarının isimlerini anons ederek, sahneye davet edildi. Adaylar, Bakan Tunç, Genel Başkan Karaaslan ve diğer partililerle birlikte hatıra katılımcıları selamladı.
AK Parti Amasra İlçesi Belediye Başkan Adayı, Ahmet Reis, Kurucaşile İlçe Belediye Başkan Adayı Hulusi Sayın, Ulus İlçesi Belediye Başkan Adayı Hasan Hüseyin Uzun, Kozcağız Beldesi Belediye Başkan Adayı Mustafa karaman, Abdipaşa Beldesi Belediye Başkan Adayı Yaşar Dönmez, Hasankadı Belde Belediye Başkan Adayı Süleyman Özgün, Kumluca Beldesi Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozkurt oldu.