Azmi yıllara meydan okuyor

Van'da yaşayan 3 çocuk ve 2 torun sahibi Kezban Özben Güler, üniversite hayaline 60 yaşında kavuştu.

Azmi yıllara meydan okuyor
TAKİP ET Google News ile Takip Et

İzmir’de üniversite sınavına giren ve ilk tercihi olan Van YYÜ Geleneksel El Sanatları Bölümünü kazanan 60 yaşındaki Kezban Özben Güler, enerjisi ve okuma azmiyle herkese örnek oluyor. Liseyi bitirdikten sonra üniversite okumayı da hayal eden Güler, bunun için bir türlü fırsat bulamadı. Torunları için yaşına rağmen okuma hayalinden vazgeçmeyen kadın, geçtiğimiz yıl üniversite sınavına girmeye karar verdi. Üniversite sınavından da iyi bir puan alan Güler, Van’da Geleneksel El Sanatları Bölümünü kazandı.

İzmir’den gelerek Van’a yerleşen ve kazandığı bölümün güz dönemini tamamlayan Güler, bahar dönemi derslerine de aynı zamanda çalıştığı hediyelik eşya dükkanında çevrim içi olarak giriyor. Güler, bir taraftan ‘el emeği göz nuru’ sanat eserleri tasarlarken, diğer yandan da deprem felaketinden dolayı çevrim içi olarak devam eden derslerine aksatmadan giriyor.

“TERCİHLERİMİN HEPSİ VAN OLDU”

60 yaşındaki üniversite öğrencisi Kezban Özben Güler, geçtiğimiz yılda İzmir’den Van’a gezmek için geldiğini ve bu yüzden de üniversite tercihlerini de buraya verdiğini belirtti. Üniversitenin kendisinde her zaman bir hayal olduğunu dile getiren Güler, “Gezdiğimizde Van'da yaşayabilir miyim? Evet, Akdamar Adası'na giderken o gölün havası beni etkiledi. Sonra ‘ben bu şehirde yaşarım’ dedim. Üniversiteyi de okuyacaksam mutlaka Van'da okumalıyım dedim. Zaten 4 tercih yaptım, 4’ü de de Van'dı. Birinci tercihim olan Van YYÜ’de Geleneksel El Sanatları Bölümünde başladım. İyisiyle kötüsüyle birinci dönemi de atlattık.” dedi.

“ÇEVRİM İÇİ DERSLER BENİ ZORLUYOR”

Meydana gelen depremden dolayı derslerini çevrimiçi sürdürdüğünü dile getiren Güler, “Çevrim içi dersler beni zorluyor. Çünkü bizim bölümümüz uygulamalı bir bölümdür. İnşallah çevrim içi dersler bir an önce biter de derslerimize uygulamalı olarak geçeriz. Tabii ki zor bir süreç benim için. Kolay değil. Hem çalışıyorum hem üniversite dersleri hem de ev işleri beni biraz zorluyor. Ama ben enerjisi yüksek bir insanım ve hepsine yetmeye çalışıyorum ki yetiyorum diye de tahmin ediyorum. İş yeri sahibimiz bana imkan tanıdığı için, derslerime burada çevrim içi devam edebiliyorum.” diye konuştu.

“TORUNLARIMA ‘LİSE MEZUNU’ DEDİRTMEYECEĞİM”

Liseyi bitirdikten sonra üniversite hayalinin başladığını anlatan Güler, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunu gerçekleştirmek için de çaba gösterdim ve puanım da tuttu. Gayet güzel bir puanla da geldim. Bundan sonra inşallah sağlığım ve enerjim devam ettiği süre içinde yükseğini de okumayı düşünüyorum. Enerjim de devam eder diye tahmin ediyorum. Çünkü ben pozitif bir insanım. Üniversiteye ilk geldiğim zaman kimse öğrenci olduğuma inanmadı. Yani hep memurluk yapan, bir işle uğraşan birisiymişim gibi algılandı. Ama daha sonra çocuklar da alıştılar artık. Üniversitede epey bir arkadaşım var. Onların hepsi beni abla olarak da görmüyorlar. Arkadaş gibi görüyorlar. Yani abla da demiyorlar.”

Bakmadan Geçme