ATSO Başkanı Bahar: '7 yıldır bekleyen projeyi 8 ayda hayata geçirdik'
ATSO tarafından hayata geçirilen Korkuteli OSB'nin tapu müjdesini veren ATSO Başkanı Ali Bahar, Korkuteli Organize Sanayi Bölgesi için işte tapularımız, 7 yıldır gerçekleşmeyen bu projeyi görevi devraldıktan sonra 8 ay içerisinde gerçekleştirdik dedi.
ATSO tarafından hayata geçirilen Korkuteli OSB’nin tapu müjdesini veren ATSO Başkanı Ali Bahar, "Korkuteli Organize Sanayi Bölgesi için işte tapularımız, 7 yıldır gerçekleşmeyen bu projeyi görevi devraldıktan sonra 8 ay içerisinde gerçekleştirdik" dedi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) kasım ayı meclis toplantısı, yönetim kurulu ve meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Kasım ayı faaliyetlerine yönelik değerlendirmelerde bulunan Ali Bahar, ekonomi, turizm, iklim krizi, kentsel dönüşüm, Korkuteli OSB ve Türkiye ekonomisine ilişkin iş dünyasının talep, öneri ve beklentilerini gündeme taşıdı. Bölgesel istihdama ve sürdürülebilir ekonomiye katkısıyla Antalya’nın önemli bir katma değeri olan Korkuteli OSB’nin tapu müjdesini veren ATSO Başkanı Ali Bahar, “Korkuteli Organize Sanayi Bölgesi, müjdenin hayat bulmuş hali. Arkadaşlar biz bu işi bitirdik. İşte tapularımız, 7 yıldır gerçekleşmeyen bu projeyi görevi devraldıktan sonra 8 ay içerisinde gerçekleştirdik. Tıpkı Milano’nun yakınındaki sanayi şehri Lodi gibi, Antalya’mızın 35 kilometre yakınındaki Korkuteli ilçesi. Burayı bir sanayi ilçesi yapmak hayalimizdi, bunun adımını atmış olmanın gururunu yaşıyoruz. Antalya Valimize, Kaymakamımıza, Osman Bahçe Başkan Vekili başta olmak üzere tüm Müteşebbis Heyet üyelerimize, Korkuteli Belediye Başkanımıza ve emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Altyapı maliyetleri Cuma günü elimizde, hedefimiz 6’ncı ayda ilk fabrikanın temelini atmak. Buna hep birlikte şahitlik edeceğiz.”
"Küçük otellerimizin yanındayız"
2023 turizm sezonuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bahar, “Turizm bizim en güçlü olduğumuz sektörümüz. Geçtiğimiz günlerde bu konuyu istişare etmek üzere 36. Grup Meslek Komitemizin öncülüğünde, Kemer Bölgesi turizm paydaşlarıyla bir araya geldik. Bakanlıktan Basit Konaklama Tesis Belgesi almak için son tarih olarak verilen 2021 yılını kaçırmış Kemer’de şu anda onlarca işletme mevcut. Bunun sonucunda, eğer yeniden bir başvuru süresi başlatılmazsa ve ruhsat iptali yapılırsa, bölgede üyelerimizi çok büyük bir sıkıntı bekliyor ve biz bu sorunun tarafıyız. Üyelerimizin, küçük otellerimizin yanındayız” diye konuştu.
"Hakkaniyetsizlik"
KDV’nin 8’den 10’a çıkarılmasıyla değişiklik öncesi anlaşmaları tamamlayan turizmcilerin aradaki yüzde 2’lik farkı cebinden ödediğini belirten Bahar, “Kurumlar vergisi yüzde 25 oldu. Sektörde her geçen gün karlılıklar düşüyor, pahalılık artıyor, rekabet gücümüz zayıflıyor. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın belirlediği akredite kuruluşlar, sürdürülebilir turizm belgesi için, 4 bin TL + KDV istiyorlar. Bu tutar on odalı butik otel için de, bin odalı büyük otel için de aynı. Ne kadar büyük bir hakkaniyetsizlik yaşandığı ortada. Bunu tüm yetkililerle paylaştık. Bizzat toplantıya katılan Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü, Kontrolörler Kurulu Başkanlığı Baş Kontrolör ile konular paylaşıldı. Sektör temsilcileri sorunlarını doğrudan iletme fırsatıyla birlikte sorularına cevap buldu” şeklinde konuştu.
Turizmcilerin vize sorunu
Kemer’de, Atatürk Caddesi’nin Kemer Belediyesi, Liman Caddesi’nin ise Büyükşehir Belediyesi hizmet alanı içinde bulunmasından dolayı yaşanan sorunlara dikkati çeken Başkan Bahar sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tek elden koordinasyonun yapılması lazım. Turizm için önemli olan ilçemizde, Kemer İlçe Turizm Müdürlüğü maalesef bulunmuyor bu nedenle de yerinde hizmet yapılamıyor. Bunun muhakkak giderilmesi gerektiğini, il müdürlüğümüzün de katılımıyla yaptığımız toplantıda tespit ettik. Kındılçeşme, hızla turizme kazandırılması gereken yaramızdır. Turizmci fuara katılacak vize alamıyor. Sektöre yönelik mesleki eleman sorunu devam ediyor. Bu soruna yönelik teşvik ve okul yatırımı çalışmaları olsa da maalesef yeterli değil. Turizm sadece konaklama tesislerinden ibaret değildir. Bu sektörü besleyen başka sektörler de vardır. Taşımacılık gibi. Turizm taşımacılığına yönelik bir teşvik veya destek sistemi, bulunmuyor. Maliyetler her geçen gün artıyor. Bunun neticesinde korsan taşımacılık karşımıza çıkıyor. Acilen bölgenin ihtiyaç duyduğu plaka sayısını doğru tespit ederek, yeni plaka ihalesine çıkılması gerekiyor. Bu konuda da gereken sözleri almış bulunuyoruz, takipçisi olacağız.”
"Köprüden önce son çıkıştayız"
Antalya’da kentsel dönüşümün geleceğe dönük yapılması gerektiğini dile getiren Bahar, “Şu anda Antalya’mızda uygulanmakta olan kentsel dönüşüm değil, rantsal dönüşümdür ve kentimizin geleceğini daha da karartacaktır. Bu konuda uyarımızı buradan dile getiriyoruz. Kentsel dönüşüm mutlaka ada bazında değerlendirilmelidir. Hatta mümkünse adanın da üzerinde ölçülerde mahalle bazında uygulanmalıdır. Arkadaşlar, lütfen vizyon, vizyon, vizyon. Şehrimizin bir dünya kenti olması için, köprüden önce son çıkıştayız. Belediye başkanlarımızın birlik ve beraberlik içinde kentimizin vizyoner dönüşümüne katkı sağlamasını istiyoruz. Bu konunun takipçisiyiz” dedi.
"Cari açıkta iyileşme işaretleri"
Ali Bahar, meclis kürsüsünden cari açık, Eximbank kredileri, kur korumalı mevduat hesabı, petrol üretimi, turizm gibi başlıklarda açıklamalar yaptı. İç talepte yavaşlamaya işaret eden Bahar, “İç talepteki yavaşlamanın sonuçlarını, cari dengede de görüyoruz. Son açıklanan Eylül verilerine göre cari denge aylık 1,9 milyar dolar fazla verdi. Ocak-Eylül dönemindeki açığımız ise 40,8 milyar dolar oldu. Böylece, aşırı düşük faizlerin neden olduğu tüketim artışıyla, ithalattaki sıçramanın coşturduğu cari açık, yeniden kontrol altına alınmaya başladı. Bu, Türkiye ekonomisi üzerindeki risklerin de, azalmaya başladığını gösteriyor” diye konuştu.
"Petrol üretiminde hedef 2026"
ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, “Gabar’daki üretimimiz, şu anda günlük 25 bin varile ulaştı. 2024 sonunda günlük 100 bin varile çıkarak Türkiye ihtiyacının yüzde 10’unu, 2026’da ise yüzde 18’ini karşılayacak düzeye ulaşacak. Yerli üretimdeki artış, enerjide dışa bağımlığımız ve cari açık konusunda kendimizi daha güvenli hissetmemizi, döviz rezervlerimizin artmasını sağlayacak bir gelişme olması açısından son derece önemlidir. Emeği geçenlere teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.