Ajans Press, Times, CNN gibi nice ajansların yanında devletin haber kanalı olan Anadolu Ajansı misali ajanslar ve Rus devletinin desteklediği Sputnik ya da çoğunun hoşuna gitmeyen hatta istenmeyen, sistem dışı haberler yaptığı gerekçesiyle yani bazı gerçeklerin okunması kısıtlanan gibi haber ajanslarının 'haberi önce verme' yarışı içinde aynı haberi bir saniye önce ya da iki saniye sonra abonelerine dağıtıp, haberi önce verme telaşını taşıyan gazeteci meslektaşlarımın da içinde olduğu 10 Ocak Gazeteciler Günü bugün.
Aynı zamanda biz gazetecilerin çalışmaları, açıklamaları, yapmaları gerekenleri yapmadıklarını yazdığımız 'İdareciler Günü' de olan 10 Ocak Gazeteciler Günü dolayısıyla bugün hem biz gazetecilere hem de idarecilere bolca 'gününüz kutlu olsun' mesajları gelecek. Ve 'Tüm engelleme ve yasaklamalara rağmen iyi ki varsınız sizi kutluyoruz...' diye hazır kalıp jpg ya da video kliplerle gazlar verilecek.
Ama bu mesajları yazanlar başta olmak üzere başı sıkışınca "yaz gazeteci yaz bizim köyün olmayan yolunu da yaz" diyenler, gazetecinin yazdığı gazeteyi de almaz, 84 milyonluk ülkede bir milyonu magazin, spor, bulmaca 2 milyondan az gazete satıldığından bihaberdir..
Gelelim biz gazetecilerin hak etmediği güne..
Yukarıda saydığımız ajanslar başta olmak üzere, gelen haberleri oturduğu yerden al/yapıştırla gazetesine, internet sitesine hatta sanal sayfamızda paylaşarak gazetecilik yaparız.
Kırşehir'de, Kars'ta, Konya'da, Ardahan'da, Ankara'da hatta basının merkezi diye bilinen İstanbul'da birileri 'gazeteciyim' der, ama Karaman'da, İzmir'de, Afyon'da, Diyarbakır'da hiç haber yokmuşçasına Asya'da adını sanını bilmediğimiz bir ülkeyle ilgili tarım haberini haber diye sunarız, bir mankenin yarı çıplak fotoğrafını paylaştığı mesajı derbi maçının önüne alır, adeta paparazzilik yapar, bu çok önemli (!) mesajı siyasetin hatta takımım Fenerbahçe'nin Aslan'a 3-0 yenildiği derbi maçının önüne alır çok önemliymiş gibi manşet yaparak gazetecilik hünerimizi ortaya koyarız...
Kısacası 657’ye tâbî devlet memurları gibi resmi bilgiler dışında habercilik yapmayan kendileriyle birlikte aynı gün yani biz gazetecilerin de günü olan 10 Ocak'ta günlerini kutlayan iktidar temsilcisi siyasileri, kamu idarecilerini üzmeyen habercilik şeklinde gazetecilik yaparız.
Şimdi soruyorum ben Ardahan habercisi iddiasıyla Uganda’da yaşanan açlık haberini vererek mi gazetecilik yapacağım yoksa 'kar yağdı, hava dondu, karganın kırılan kanadını cendermeler iyileştirdi' şeklinde haberler dışında haber göremediğimiz ve adını telaffuz edemediğimiz Associated Press Ajans haberleriyle geçiştirilen memleketim Ardahan'dan haber yaparken bu kentim gibi onca şehrin yoksulluk nedeniyle doymak için her yıl bin kişinin göç ettiğini yazmayarak mı gazetecilik yapacağım.
Yani Kocaeli haber sitelerine, bölge haberleri yaptıklarını iddia edip, iktidarın haberleri dışında haber vermeyen TRT gibi resmi ajanslardan gelen haberlerle habercilik yapmayan biz gazetecilerin günümü 10 Ocak?!..
Yoksa Ümit Kaftancıoğlu gibi başkentin ortasında vurularak öldürülen, Ülkücü Sinan Ateş misali haber için gittiği alandaki parkta ölü bulunan Metin Göktepe'nin neden, kim tarafından niye, niçin, nasıl, neden öldürüldüğünü soruşturmadığı gibi mi gazetecilik yapılacak ki günümüzü, İdareciler Günü de olan Gazeteciler Günü olarak ilan edilen 10 Ocak'ı hak edelim..
Bilmem ama kendi haberini bile yapmayan gazetecilerin gazeteci olarak kutlandığı, kuru bir mesajla hatırlanan bir gün 10 Ocak…