Kemah Kalesi'ndeki tarihi cami ayağa kaldırılıyor
Erzincan'ın Kemah Kalesi'nde yapılan kazı çalışmalarında kalıntılarına rastlanan ve 800 yıllık olduğu tahmin edilen cami, tarihi kayıtlardan yola çıkılarak aslına uygun inşa ediliyor.
Erzincan Kent merkezine 50 kilometre uzakta bulunan Kemah ilçesinde hakim bir tepede kurulan Kemah Kalesi'nde, 2010 yılında Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü koordinesinde başlatılan kazı çalışmalarında kalıntılarına rastlanan Bey Camisi'nin yeniden ayağa kaldırılması için çalışma başlatıldı. Kemah Kaymakamlığının hazırladığı 2 milyon 700 bin liraya maliyetli projeyle bu yılın temmuz ayında inşaatına başlanan tarihi cami, Kuzey Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) ile hayırsever iş insanlarının desteğiyle aslına uygun yapılıyor. Kemah Kaymakamı Mehmet Şükrü Pekpak, dünyadaki nadir doğal kalelerden Kemah Kalesi'nin 2 bin 200 yılı aşkın bir mazisinin olduğunu söyledi. Kalenin bulunduğu yerin bir tarafından Fırat Nehri'nin kolu Karasu Nehri'nin geçtiğini, diğer tarafının ise dik eğimli, dar ve doğal görünümlü Tanasur Vadisi'ne baktığını ifade eden Pekpak, 'Görüldüğü üzere burası zapt edilmesi çok zor, savunması kolay bir kale. Bu sebepten yüzlerce yılda yüzlerce medeniyet buraya sahip olmaya çalıştı. Son olarak da 1515 yılında Safeviler'den Osmanlı İmparatorluğu'na geçti. Ondan beri de bizim mirasımızdır diyebiliriz.' dedi. 'EN ÖNEMLİ REHBERİMİZ EVLİYA ÇELEBİ'NİN SEYAHATNAMESİ'
Pekpak, Atatürk Üniversitesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Yurttaş nezaretinde, bölgede 2010 yılında kazı çalışmalarının başlatıldığının altını çizerek, kazılarda yaşam merkezi, hamam ve cami kalıntılarının bulunduğunu dile getirdi. Tarihi gün yüzüne çıkarıp insanların hizmetine sunmayı ve turizm destinasyonu sağlamayı amaçladıklarını belirten Pekpak, şöyle konuştu: 'Bilim adamlarımızın rehberliği üzerine, caminin bulunduğu noktanın tam üzerine o dönemin şartlarında nasıl camiler yapıldıysa ya da elimizdeki bilgiler bize neyi gösteriyorsa onu uyguluyoruz. Burada en önemli rehberimiz Evliya Çelebi'nin Seyahatnames. Orada yazıldığı şekilde, çevre örneklere bakarak burada yeniden bir camiyi ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. Tamamen doğal yöntemlerle yörenin doğal taşlarıyla bu cami hayata geçecek. Bu işle uğraşan özel bir ekip tek tek boyutlarını ayarlayarak, tek tek gezerek camiyi belli bir seviyeye kadar getirdi.' ifadelerini kullandı. Cami inşaatının 1 milyon 500 bin lirasının Kuzey Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı KUDAKA tarafından karşılanacağını anlatan Pekpak, geriye kalan paranın ise Kemahlı hayırseverler tarafından karşılanacağını bildirdi.
'AHŞAP DİREKLİ, AHŞAP TAVANLI BİR CAMİ OLACAK'
Şantiye şefi ve restoratör Ayşe Kılıç da caminin aslına uygun yapılması için çalışmaların sürdüğünü söyledi. Caminin yapımı ile ilgili teknik bilgiler veren Kılıç, şu sözleriyle açıkladı, 'Bey Camisi, altı tane ahşap direkli, ahşap tavanlı bir cami olacak. Minaresi özellikle kalan tek eserdi, temel kalıntıların haricinde beden duvarları ile aynı seviyede kaidesi bulunuyordu. Tabi bu kaidenin taşlarını da özel olarak seçtik, yörede diğer camilerle karşılaştırdık. Birçok yere gittik, gezdik, baktık tespitlerimiz sonucunda minarenin de kendine özgü taşlarına denk taşlarla birlikte hepsi tek tek aynı ölçülerde birebir ölçülendirilip kesilerek ustaların güzel işçiliği neticesinde iyi bir minare kaidesi ortaya çıktı.' ifadelerini kullandı.