Kaya: 'Olayların Erzurumluluğa, dadaşlığa hatta ülkücülere mal edilmesi kesinlikle doğru değildir'
İYİ Parti Erzurum 1. sıra milletvekili adayı Zekayi Kaya, hafta sonu Erzurum'da olaylı İmamoğlu mitingiyle ilgili sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.
İYİ Parti Erzurum 1. sıra milletvekili adayı Zekayi Kaya, hafta sonu Erzurum'da olaylı İmamoğlu mitingiyle ilgili sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.
Yaşanan üzücü ve oldukça vahim provakasyondan dolayı üzüntülerini dile getiren Kaya, 'Erzurum misafirperverliği ile nam yapmış milliyetçi muhafazakar kadim bir şehirdir. İki gün önce yaşanan ve tüm ülke tarafından ayıplanarak izlenen üzücü olayların Erzurumluluğa, dadaşlığa hatta ve hatta ülkücülere mal edilmesi kesinlikle doğru değildir' dedi.
Kaya yaptığı açıklamasında şunları kaydetti; 'Nereden geldiği belli olmayan kendini bilmez bir topluluğun yapmış olduğu bu ahlaksızlığın tek sorumlusunun sabah saatlerinden beri provakasyona başlayan, miting alanına belediyenin otobüslerini çektirerek vatandaşı geren halkın vermiş olduğu tepkilerden dolayı yaptığı yanlıştan geri dönmek zorunda kalıp mitin alanını boşalttıran ve sonrasında organize bir şekilde miting alanının etrafına provakasyon yaptırmak için nereden geldiği ve hangi görüşte olduğu belli olmayan çoluk çocuğu taşıyan ahlak yoksunu, kendini bilmez, Erzurum ve dadaşlık töresini bilmeyen bir belediye başkanı tarafından organize edilmiştir.
Bu çok iyi bilinmelidir ki Hiç bir Erzurumlu vatandaşımız şehrimize gelen misafire saygısızlık yapmaz. Hele ki ülkücüler asla ve asla canından kıymetli bildiği Türk bayrağının sallandığı bir ortama kahpece taş ile saldırıda bulunmaz.
14 Mayısta yapılacak olan Seçimleri kaybettiklerini ve kazanmak için her şeyi mübah gören münasebetsiz kişiliklerin yaptırmış oldukları bu provakasyonu hiç kimse ülkücülere mal edemez. Biz ülkücüler geldiğimiz müktesebatı ve törelerimizi çok iyi biliriz. Ülkücü Misafire saygı duyar, Ülkücü Bayrağına saygı duyar, Ülkücü çocuklara, kadınlara, annelere, babalara saygı duyar ve asla kötü muamele yapmaz, bu saygısızlığa yeltenenlere de müsade etmez.
Bu çok iyi bilinmelidir ki; Bizler için PKK ve onlara su taşıyanlar, Hizbullah ve onların destekçileri teröristtir, vatan hainidir. Bu örgütlerin sözde liderleri bebek katili birer canidir. Bizler bunu her zaman her yerde dile getirmekten çekinmeyen vatanperver kişileriz. Birileri gibi işimize geldiğinde mektubunu okutan, işimize geldiğinde megri megri diye ağlayanlardan olmadık ve olmayacağız.
Bizleri terör örgütü ile yan yana getirmeye çalışanlar; Bunu bilmelidir ki İYİ partililerin geldiği müktesebat vatansever, ülkücü ve Türk milliyetçiliğidir. Bizlerin olduğu hiçbir miting, platform ve masada vatan hainleri, onların maşaları olamaz. Genel başkanımız Meral Akşener hanımefendi kırmızı çizgimizi çizerek bu oluşumları nerede konumlandırdığını, bizim olduğumuz hiçbir masada olamayacaklarını ve bizlerle hiçbir zaman yan yana gelemeyeceklerini her platformda ifade etmiştir. Bizler başkaları gibi hiçbir dönemde söylem değişikliği yapmayacak, hiçbir şekilde aziz Türk milletine verdiğimiz sözlerden dönmeyecek ve bazı siyasi partiler gibi asla ve asla geldiğimiz müktesebatı inkar ederek U dönüşü yapmayacağız.
Bizlerin olduğu yerde bayrak, vatan, anayasamızın ilk 4 maddesi tartışılamaz ve tartışmaya da kimsenin gücü yetmez. Bizlere Terör örgütleri ile yol aldığımız iftirasını atanlara diyoruz ki; Terör örgütleriyle yol yürüyenleri görmek isterseniz çözüm süreci adı altında terör örgütlerinin hendek kazmasına izin verenlere, çadır mahkemeleri kurdurup alkışlar ile teröristleri karşılayanlara, megri megriler ile göz yaşı dökenlere ,milliyetçiliği ayaklar altına alanlara, kendi ikballeri için devletin televizyonların da teröristleri konuşturanlara, terörist başının mektubunu televizyonlarda okutarak bundan medet umanlara, hiç bir şekilde bir araya gelmeleri mümkün olmayan parti liderlerinin ekranlar karşısında yan yana fotoğraf vermelerine ,Türklükle sıkıntısı olan partiler ile Ortak milletvekili listeleri düzenleyerek, seçimlere ittifak halinde girenlere ve bütün bunlara sessiz kalan siyasilere bakabilirsiniz.
HDP-PKK hiçbir zaman bizlerin yanında olamaz ama, partilerinin resmi internet sitesinde, seçim beyannamesi adı altında İlköğretim öğrencilerine okutulan, ırkçılık kokan 'andımız' ve benzeri metinler kaldırılmalıdır. Muhtelif yerlerde yazılan 'ne mutlu türküm diyene' gibi yazılar silinmeli , 'Bir Türk Dünyaya Bedeldir' şeklindeki ırkçı söylemlere son verilmelidir' diye yazan, Hizbullah terör örgütü ile yol yürüyen Hüdapar adı altında ki sözde bir parti ile ilkelerinizi hiçe sayıp sizler nasıl yan yana geliyor ve ittifak yapabiliyorsunuz. Bizler bu tür hiç bir kurum kuruluşla yan yana gelmeyiz, ittifak metnine imza atmayız, aynı masada oturmayız ,hiçbir fotoğraf karesinde bir arada olmayız ve bizim bulunduğumuz ortamlarda topluma ahkam kesip, konuşmalarına da izin vermeyiz.
Gazetelerde vermiş oldukları beyanlar ile millet ittifakını terör ile ilişkilendirmeye çalışanlar öncelikle Ülkü ocakları genel başkanlığı yapmış 2 çocuk babası vatanperver bir akademisyeni, tetikçilere, torbacılara neden infaz ettirdiklerini açıklayacaklar. Sinan Ateş'in kanının hesabını vermeden bizlerin vatanperverliğini sorgulayamaz ve ahkam kesemezler. Önce Aslan yürekli bir ülkücünün katlinin emrini verenler, ellerindeki kanı temizleyecek sonra konuşacaklar.
Bizler , 'andımız' ile büyüyen, 'Ne Mutlu Türküm Diyene' söyleminden gurur duyan , 'Bir Türk Dünyaya Bedeldir ' şiarını benimseyen ve her platformda bu söylemleri dile getirmekten onur duyan, tehdit, şantaj ve iftiralara kulak asmadan yolumuza devam eden cesurlar hareketinin neferleriyiz.
Biz İYİ ve cesur yürekliler olduğu sürece vatanın bölünmez bütünlüğünü, bayrağın hiç bir şekilde inmeyeceğini ve bunlara yeltenenlere de canımız pahasına da olsa hiç bir şekilde müsade edilmeyeceği bilinmelidir.
Son cümle olarak Tüm hemşerilerime, Dadaşlara ve Ülküdaşlarıma diyorum ki; Mevcut iktidar ellerinden geldiği sürece provakasyon yapmaya devam edecekler, bizler sağ duyulu davranarak bu demokrasi, adalet yoksunu münasebetsizlere uymayacağız.
Herşeyi mübah gören bu kibir abidelerinin gidişlerine çok az kaldı. İnanın 15 Mayıs sabahı tüm zincirlerimiz kırılacak, rahat konuşa bileceğiz ve kral çıplak diye hep birlikte haykıracağız.'