Evlatlarının mezarı için yangın çıkan köylerine döndüler
Ankara'da başlayan ve Bolu'ya sıçrayan yangında güvenlik amaçlı tahliye edilen Demirler köyünde yaşayan Kızılay çifti, 5 yıl önce hayatını kaybeden oğullarının mezarının yanmasından endişe ederek yangın nedeniyle boşaltılan evlerine geri döndü.
Ankara'da başlayan ve Bolu'ya sıçrayan yangında güvenlik amaçlı tahliye edilen Demirler köyünde yaşayan Kızılay çifti, 5 yıl önce hayatını kaybeden oğullarının mezarının yanmasından endişe ederek yangın nedeniyle boşaltılan evlerine geri döndü.
Ankara'nın Kızılcahamam İlçesinde otluk alanında 21 Ağustos'ta başlayan yangın, Bolu'nun Gerede ilçesinin ormanlık alanlarına kadar ilerlemişti. Alevlerin etkilediği Demirler, Kavacık ve Berçinçatak köylerinden 160 kişi tedbir amaçlı tahliye edilmişti. Yangının üçüncü gününde Ankara ve Bolu'da yangından etkilenen bölgelerde soğutma çalışmaları devam ederken, Demirler köyünde yaşayan Zeliha (74) ve Mustafa Kızılay (71) tahliye edilen evlerine geri döndü. Kızılay çifti, 2019 yılında trafik kazasında kaybettikleri ve tek çocukları olan Ömer Kızılay'ın mezarının yanmasından endişe ederek yangın nedeniyle boşaltılan evlerine döndü. Evinin balkonuna çıktığında dumanları gördüğünü aktaran Zeliha Kızılay (74), 'Balkona çıktığımda Şahinler köyü tarafından tamamen duman geliyordu. Eşim cenazeye gitmişti başka bir köye. Telefon ettim, 'gel ben korkuyorum, yangın var köyümüzde' diye. Geldi, sonra akşama kadar itfaiyeler müdahale etti. Tekrar ikindi vakti anons ettiler 'Evleri boşaltın. Köyü boşaltıyoruz. Alevler çok yaklaştı' diye. Biz akşam dokuz buçuğa kadar köy dışında kaldık. Dün de on birde tekrar geldik' dedi.
'Gidebilirdim ama sırf mezarlık için gitmedim, yine de onun yanında burada olayım istedim'
Trafik kazasında kaybettiği oğlunun mezarını bırakamadığını belirten Zeliha Kızılay, 'Benim evladım vardı. Otuz yaşında öldü. Mezarlığa doğru alevler gelince onun için çok korktum. 'Yavrum yandın' diye. İşte onun için ben çok korktum. Tüm mevtalar bizim ama herkesin kendi canı oluyormuş. Bunu anladım ki herkes arabasına binen gitti, biz merdivende yalnız kaldık. Bizim de kardeşlerimiz, yeğenlerimiz geldiler sağ olsunlar ama biz bırakıp gitmedik. Gidebilirdim ama sırf mezarlık için gitmedim. Yine de onun yanında burada olayım istedim' ifadelerini kullandı.
'Yangın sönene kadar başka bir yere gittik ama mezarlık yandı denince duramadık'
Köyün geri kalanı yangın tehlikesi ile dönmezken trafik kazasında kaybettiği oğlunun mezarı yanmaması için köyde nöbet tuttuğunu aktaran Mustafa Kızılay (71), 'Trafik kazasında kaybettiğimiz 31 yaşındaki oğlumuz için köydeyiz. Torunlarım ve gelinimin peşindeyim. Yangın sönene kadar başka bir yere gittik ama mezarlık yandı denince duramadık' diye konuştu.