Çocuğunu sosyal medyada paylaşan ebeveynler dikkat
Uzmanlar sosyal medyada çocuk fotoğraflarını konum bilgisiyle paylaşmak riski artıyor dedi. Ebeveynleri uyardı.
Bugün sosyal medya kullanan binlerce ebeveyn, kendisiyle birlikte çocuklarının da fotoğrafını paylaşıyor. Hatta aralarında çocuklarına ait sosyal medya hesapları açanlar dahi var. Fakat uzmanlar uyarıyor. Anadolu Üniversitesi (AÜ) Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SODİGEM) Müdürü Doç. Dr. Yusuf Levent Şahin, ebeveynlerin çevrim içi ortamlarda çocuklarının fotoğraf, video ve konum bilgisiyle yaptıkları paylaşımların, onların dijital güvenlik ve mahremiyetini büyük riske attığı uyarısında bulundu. 'BİLGİLER ÇOCUĞUNUZA ZARAR VERECEK ŞEKİLDE KULLANILABİLİR'
Sosyal medya üzerinden paylaşılan görüntülere herkesin ulaşabildiğini söyleyen, Anadolu Üniversitesi Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Yusuf Levent Şahin: 'Paylaştığınız fotoğraflara ya da videolara her türlü insan ulaşabiliyor. Paylaşımınıza konum gibi bilgiler de eklediyseniz bu aslında fotoğrafa ulaşan kişilerin sonradan çocuğunuza zarar verme amaçlı kullanılabilecek şekilde verileri sunmanız anlamına gelir.' dedi.
'EN İDEALİ ÇOCUĞUNUN GÖRSELLERİNİ SOSYAL MEDYADA PAYLAŞMAMAK'
En ideali, çocuğun fotoğraf ya da videolarını sosyal medyada paylaşmamaktır diyen Doç. Dr. Yusuf Levent Şahin, ' İllaki paylaşım yapacaksak da çocuk hakkında mümkün olduğunca az veri sunarak, en azından bir konum işaretlenmesi yapmadan gerçekleştirmeliyiz.' diye konuştu. Hayatı büyük ölçüde değiştiren bu mecra nedeniyle bazı durumları tanımlamak için yeni kavramlara ihtiyaç duyulduğunu belirten Şahin, bunlardan birinin 'sharenting' olduğunu aktardı. 'Sharenting' kavramı hakkında bilgiler veren Şahin, bu kavramın, İngilizcede 'paylaşım' ve 'ebeveyn' anlamlarına gelen 'share' ile 'parent' ten türetildiğini aktardı.
'ÇOCUĞUN İNİSİYATİFİNİN DIŞINDA ONUNLA İLGİLİ DİJİTAL AYAK İZİ BIRAKILIYOR'
Sharenting olgusuyla ilgili bilgi veren Şahin şöyle konuştu:
'Bunun ortaya çıkmasının sebebi, sosyal medyanın her durumumuzu paylaştığımız bir platform haline gelmesidir. İyi niyetlerle bile olsa henüz yetişkin olmayan çocuklarımızın fotoğraflarını ya da videolarını paylaşma konusunda da büyük bir motivasyona sahibiz. Bu davranış dünya çapında olan bir eğilim. SODİGEM araştırma ekibinden İrem Ebru Yıldırım Şen ve Elif Elumar öncülüğünde bu konuda bir literatür çalışması yaptık. İstatistiklere bakıldığında bir çocuk henüz 13 yaşına gelmeden önce sosyal medya platformlarında kendisiyle ilgili ortalama 1300 fotoğraf ve video paylaşıyor. Burada çocuğun inisiyatifinin dışında onunla ilgili dijital ayak izi bırakılıyor. Söz konusu ayak izi de bir daha geri alınamaz bir izdir. Bu iz, çocuğun yetişkinlik yıllarında problem oluşturabilir.'
Doç. Dr. Şahin, sosyal medya uygulamalarının ücretsiz hizmet sunduğunu ancak bunu, verileri değerlendirme karşılığında yaptığını anlattı. 'Silindi' olarak işaretlenen bir fotoğrafın silinmesine rağmen veri tabanlarından kaldırılmadığını dile getiren Şahin, paylaşılan her şeyin dijital platformda bir daha silinmemek üzere kalıcı hale geldiğini vurguladı. Kim olursa olsun birisinin fotoğrafını ya da videosunu izinsiz paylaşmanın mahremiyet ihlali olduğunun altını çizen Şahin, bu kişi belli bir yaşın altındaki çocuksa daha dikkatli davranılması gerektiğini vurguladı. Bazı ebeveynlerin 'Benim hesabım kapalı. Sadece çevremdeki insanlar bunu görüyor ' düşüncesini de yorumlayan Şahin, kilitli ya da dışarıya açık olmayan hesaplardaki fotoğraf ya da videolara ulaşmanınsa çok kolay olduğunu belirtti.
'TANIMADIĞINIZ İNSANLARA ÇOCUĞUNUZLA İLGİLİ VERİLERİ SAĞLIYOR OLABİLİRSİNİZ'
Bunun için geliştirilmiş platformların bulunduğunu aktaran Şahin, 'Tanımadığınız insanlara çocuğunuzla ilgili verileri sağlıyor olabilirsiniz. Her bir paylaşım, çocuğa zarar verme olasılığı olan kişilere çocuk hakkında bilgi vermek demektir. En ideali, çocuğun fotoğraf ya da videolarını sosyal medyada paylaşmamaktır. İllaki paylaşım yapacaksak da çocuk hakkında mümkün olduğunca az veri sunarak, en azından bir konum işaretlenmesi yapmadan gerçekleştirmeliyiz.' uyarısını yaptı.
Şahin, 'sharenting'e dikkati çekmek için SODİGEM personeli Hilal Şimşek'in animasyon hazırladığını da ifade etti.