Bir yanda acılı babanın evlat nöbeti, diğer yanda her şeyden habersiz manzara keyfi
Antalya'da üniversite 1. sınıf öğrencisi 18 yaşındaki Merve Şevval Elmas'ı karadan ve denizden arama çalışmaları 9'uncu gününde de sonuçsuz kaldı. Kızının son görüldüğü şelale yakınından hiç ayrılmayan baba Osman Elmas ise manzara fotoğrafı çeken yerli-yabancı turistler arasında nöbet tutarak denizden ya da karadan gelecek umutlu bir haber bekliyor.
Antalya'da üniversite 1. sınıf öğrencisi 18 yaşındaki Merve Şevval Elmas'ı karadan ve denizden arama çalışmaları 9'uncu gününde de sonuçsuz kaldı. Kızının son görüldüğü şelale yakınından hiç ayrılmayan baba Osman Elmas ise manzara fotoğrafı çeken yerli-yabancı turistler arasında nöbet tutarak denizden ya da karadan gelecek umutlu bir haber bekliyor.
Üniversite eğitimi alabilmek için İstanbul'dan Antalya'ya gelen Akdeniz Üniversitesi Gastronomi Bölümü 1. sınıf öğrencisi 18 yaşındaki Merve Şevval Elmas'tan 9 gündür haber alınamıyor. En son Muratpaşa ilçesindeki Düden Park'ta bir işletmenin kameralarına takılan Merve'yi bulmak için arama çalışmaları aralıksız sürüyor. Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Antalya Emniyet Müdürlüğü Deniz Polisi ekipleri Merve'nin en son görüldüğü Düden Park açıklarında arama gerçekleştiriyor. Aramalara Sahil Güvenlik Komutanlığına ve Deniz Polisine bağlı çok sayıda bot ve balık adamla devam ediliyor.
Bir yanda manzara keyfi, bir yanda evlat nöbeti
Bugün sabahın erken saatlerinde yine arama çalışmalarına kalındığı yerden devam edilse de saat 14.00'e kadar bir sonuç elde edilemedi. Kızının son görüldüğü nokta olan Düden Şelalesi'ne her sabah gelip akşama kadar adeta nöbet tutan baba Osman Elmas, şelaleye gelen yerli-yabancı turistlerin manzara fotoğrafı çektiği alanlarda kızından gelecek bir umut haberi bekliyor.
'Devletime ve Antalya halkına daha fazla yük olmak istemiyorum'
Arama çalışmalarının devam ettiğini belirten baba Osman Elmas, henüz somut bir gelişme alamadıklarını söyledi. 'Kızımı canlı ya da cansız alıp gitmek nasip olur inşallah' diyen baba Elmas, 'Benim duam olmasa da çok sevenleri var. Bizi tanımayan insanlar da dua ediyor. Rabbim onların duasının hürmetine kızımı bize bağışlasın. Rabbim emanetine sahip çıkamadığım için beni affetsin, yavrumu gençliğine, cahilliğine bağışlasın. Yavrumu bir şekilde bana geri versin. Rabbime söz veriyorum sahip çıkacağım. Dilim varmıyordu; ölü ya da diri bir şekilde kızımı alıp gitmek istiyorum. Ne devletime ne de Antalya halkına fazla yük olmak istemiyorum' dedi.
'Keşke denizi boşaltıp bakmak mümkün olsa'
Acılı baba, kızının son görüldüğü noktadan ayrılmadığını, 'İki kez rüyama girdi. Bana kızarak gülüyordu. Keşke gerçek hayatıma da tekrar girmiş olsa. Sanki her sabah beni buraya çağırıyor. Denize sesleniyorum. Keşke denizi boşaltmak mümkün olsa ve orada mı değil mi görebilsek. Allah'tan asla umudumu kesmiyorum' sözleriyle dile getirdi.
''Yaşıyorum' de, sana kurban olmaya hazırım'
Kızına seslenen Elmas, 'Canım kızım daha gençsin. Duygularının esiri olmuş olabilirsin. Hiçbir baba evladına bunu reva görmez bunu bil. Her ne haldeysen, her ne durumdaysan başımın gözümün üstünde yerin var. Hayattaysan bir haber bir söz, 'yaşıyorum' de, vallahi billahi yeter. Her şeyin ile başımın tacısın, sana kurban olmaya hazırım' diyerek gözyaşı döktü.
'Yavrumu alıp gideyim ya Rabbi'
Ebeveynlere de seslenen Elmas, 'Yavrularıyla sadece maddi yönden değil, her yönden ilgilensinler. Asla arayı bırakmasınlar. Mesele her söylediğini yapmak değil, anlamak. Biz anlayamadık diye düşünüyoruz. Çünkü asosyal bir kızdı. Daha fazla çektirmesin Allah'ım bizlere. Zayıfız, zayıflığımdan dolayı sana sığınıyorum. İnsanlara fazla yük olmayayım, yavrumu alıp gideyim ya Rabbi' ifadelerini kullandı.