Alevi-Bektaşi inancına ait 2 yeni doküman tanıtıldı

Alevi-Bektaşi inancına ait yaklaşık 12 metre boyunda ’Seyyid Şeceresi’ ve 500 yıllık Faziletname kitabı, Şahkulu Sultan Dergahı Cemevi’nde tanıtıldı.

Alevi-Bektaşi inancının tarihsel ve inançsal kimliğine yardımcı olacak iki önemli tarihî doküman olan Seyyid Cafer namıdiğer Gül Baba’ya ait yaklaşık 12 metre uzunluğunda olan, içinde Hazreti Muhammed’e ait bilgilerin de yer aldığı Seyyid Şeceresi ve 500 yıllık Yemini Baba’nın Faziletname el yazması Şahkulu Sultan Dergahı Cemevi’nde gerçekleştirilen açıklamayla tanıtıldı. Cemevi’ndeki tanıtıma Anadolu Alevi Ocakları Genel Başkanı Emrah Uslu, Munzur Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Coşkun Kökel, Şahkulu Sultan Dergahı Dedesi Ali Doğan, başka illerden gelen dedeler ve semah ekibi katıldı. Program Doç. Dr. Coşkun Kökel tarafından Aleviliğin ne anlama geldiği ve nasıl ortaya çıktığı yönünde açıklamalarla başladı.

Anadolu Alevi Ocakları Genel Başkanı Emrah Uslu Alevi-Bektaşi inancına katkı yapacak ve iki önemli önemli dokümanı tanıttı. Dedeler tarafından Cem töreni ve Alevi-Bektaşi ritüeli olan semah yapıldı. Programın sonunda getirilen lokmalar ikram edildi.

Alevi-Bektaşi inancına iki önemli tarihî dokümanı tanıtan Anadolu Alevi Ocakları Genel Başkanı Emrah Uslu, "Bugün bu manevi ortamda Horasan erenlerinden Şahkulu Sultan Dergahı’nda sevgili canlarımızla bir arada olduk. Anadolu Alevi Ocakları olarak ve Ali Baba Mirasını Koruma Vakfı olarak bu düzenlemiş olduğumuz toplantıda tarihî belgeleri kamuoyu ile paylaşmanın bize verdiği maneviyatı ve bu büyük hazzı yaşamaktan onur duyuyorum. 500 yıllık bir el yazması bir faziletnameyi, Hazreti Ali Efendimiz’e yazılmış olan bu faziletnameyi aslını kamuoyuna duyurmak ve Gül Baba şeceresini Hazreti Muhammed Efendimiz’in amca çocuklarına, halalarına, süt kardeşlerine kadar yer aldığı bu şecereyi bugün burada kamuoyu ile paylaşmanın mutluluğunu içerisindeyiz. Aleviliğin İslam’ın özü olduğunu ve Aleviliğin Peygamber Efendimiz’in, Hazreti Ali Efendimiz’in yolundan gitmek olduğunu ve bu uğurda nice şehitler veren bir toplum olarak bugün 21’inci yüzyılda Aleviliği çok farklı bir yere çekmeye çalışan bu şer odaklarına karşı Türkmen Alevileri olarak artık daha aktif ve güçlü olmanın kararını verdik" diye konuştu.