Acılı annenin tarifsiz acısı
Asrın felaketin de Malatya'da 21 yaşındaki oğlu ile depreme yakalanan anne, enkazda kendisine siper olan çocuğunu kaybetti. 11 saat enkazda kalan acılı annenin acısı ise dünkü gibi halen taze.
Asrın felaketin de Malatya’da 21 yaşındaki oğlu ile depreme yakalanan anne, enkazda kendisine siper olan çocuğunu kaybetti. 11 saat enkazda kalan acılı annenin acısı ise dünkü gibi halen taze.
6 Şubat’ta yaşanan asrın felaketinde 1 yıl geride kalırken, o gün yaşanan acılar ise halen tazeliğini koruyor. Yarım kalan hayaller, yetim kalan çocuklar, çocuksuz kalan anneler buna benzer binlerce hayat hikayesinin olduğu o kara geceden geriye kalanlar yıllar geçse de unutulmayacak. Tarifsiz acıların yaşandığı illerden biri olan Malatya’da Züleyha Günaydın’ın hikayesi de bu hikayelerden sadece biri.
Yetim olarak bin bir güçlüklerle büyüttüğü tek oğlu olan Hazar’ı o kara gecede kollarında kaybeden acılı annenin acısı dünkü gibi taze. O anı anlatırken bile gözyaşlarına boğulan Günaydın, oğluna mezar olan enkazın başında her gün oğluna kavuşacağı hayali ile yaşıyor.
Halfettin Mahallesi’ndeki 5 katlı Petek Apartmanı’nın 4’üncü katında asrın felaketine yakalanan Züleyha Günaydın, o gece geç saatlere kadar ayakta olduklarını anlattı. 21 yaşındaki oğlu Hazar’ın sabah güvenlik sertifikası almak için sınava gireceğini söyledi. Depremin başlaması ile Hazar’ın koşarak kendisine sarıldığını söyleyen Züleyha Günaydın, “O an evladın ölüyor yanında, enkazda 11 saat kalıyorsun kurtarılmayı bekliyorsun. En sevdiğin varlık yaşamını yitirmiş çok kötü biri durumdu. O an ölmeyi de istemiyorsun yaşamayı da öyle bir garip bir duyguydu ki. Oğlunun yanında cansız bedeni ile 11 saat durmak, onunla konuşmak çok kötü bir acı. Allah kimseye yaşatmasın bu acıyı” dedi.
Evlat acısının tarifsiz bir acı olduğunu söyleyen acılı anne depremin üzerinden neredeyse 1 yıl geçtiğini ama halen çocuğunun yokluğuna alışamadığını da ifade etti. 11 saat boyunca çocuğunun cansız bedeni ile enkazda kurtarılmayı bekleyen anne, “Oğlumun cenazesi 7 gün sonra enkazdan çıkarıldı ve defnettik. En azından bir mezarı oldu. Babasız büyüttüm onu, hep beni kaybetmekten korkuyordu ama kendisi öldü. Yetim, garip geldi garip gitti kendisi” şeklinde konuştu.
Deprem sonrası 14 gün hastanede kaldığını ve sonrasında bu acıya alışmak zorunda olduğunu da anlatan Günaydın, “Oğlumu kaybettikten sonra Kuran-ı Kerim okumayı öğrendim. Kapandım, sağolsunlar hayırseverlerin desteği ile Umre’ye gittim. Bana bu süreçte her zaman destek olan Malatya Yetimler Kervanı Yardımlaşma ve Dayanışma Dernek Başkanımız İhsan Çolak ve ekibine de teşekkür ediyorum. Oğluma en kısa zamanda inşallah kavuşacağım. Onun şehit olduğuna inanıyorum. Kendisi çok iyi bir evlattı, beni hiç üzmedi. Allah depremde vefat eden herkesin mekanını cennet eylesin” diye konuştu.